İddiaya göre, bir hasta yakını, Kadın Doğum Hastalıkları Servisinde düşük tehlikesi geçiren eşinin durumundan aynı bölümde araştırma görevlisi olarak görev yapan Ebubekir Yılmaz'ı sorumlu tutarak serviste tartıştı.
Tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine hasta yakını Yılmaz'ı serviste darbetti. Bu sırada araya girmek isteyen araştırma görevlisi Simge Katrancı da koluna darbe aldı.
Yılmaz ve Katrancı, daha sonra darp raporu alarak hasta yakınından şikayetçi oldu.
Kendisinin de darbedildiği iddiasıyla raporu alan ve gözaltına alınan hasta yakını, emniyetteki işlemlerinin ardından serbest bırakıldı.
Ebubekir Yılmaz, gazetecilere yaptığı açıklamada, hastanın olaydan 2 gün önce nöbetçi olduğu gün kanama şikayetiyle hastaneye başvurduğunu, gerekli tetkikleri yapıp sorumlu hocasıyla görüştükten sonra hastanın yatışının yapıldığını söyledi.
Bu süreçte hasta ve yakını ile herhangi bir tartışma yaşanmadığını, doktor ihmali olmadığını belirten Yılmaz, şöyle konuştu:
"Hastanın yatışının ardından 2 gün sonra sezaryenden çıktık ve ameliyat sonrası serviste yatan hastaları kontrol için gitmiştik. Bu sırada hasta yakını direkt olarak bana 'Ebubekir bu hastayı sen öldürdün biliyorsun değil mi?' deyip saldırdı. Hiçbir şekilde bilgi almak için girişimde bulunmamış ve direkt olarak bana saldırmıştır. Kollarım, omuzlarım sıyrıldı, yüzüme ve gözlerime yumruk vuruldu. Daha sonra ben de kendimi savunmaya almak zorundaydım. Hasta yakını araya girmeye çalışan doktor Simge hanıma da saldırdı. Onun da kolunda şişlik ve morarma var. O anda hemen beyaz kod verdik ve arkadaşımla Yüksek ihtisas Hastanesine giderek adli rapor alıp şikayetçi olduk."
Simge Katrancı da "Hastalara özellikle de gebe olan hastalarımıza gösterdiğimiz önem zaten sorgulanamaz. Gerçekten gebelik, annelik çok farklı duygular. Onlara uhrevi olarak bakıyoruz ve ona göre yaklaşıyoruz. Bunu yaşayan sağlık çalışanları da eminim ki benimle aynı hissi yaşayacaklardır. Bu öfke neden? Gerçekten bunu merak ediyorum." diye konuştu.
Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekimi Dilek Oğuz ise "Koronavirüs ile mücadele ettiğimiz şu kritik günlerde kadın doğum doktorları en ön cephede yüksek riskle çalışır. Bu doktorlarımız aynı zamanda cerrahtır. Konunun hassasiyetine, anne ve bebek sağlığının kutsallığına inanmış olan bu hekimlerimizin bu şekilde anlamsız saldırıya maruz kalmaları üzücüdür ve hastamızın eşi sadece kendi hizmetini aksatmakla kalmayıp, ilimizin hasta bakımını da sekteye uğratmıştır. Bu araştırma görevlileri en iyi ihtimalle 1 ay yoktur." ifadelerini kullandı.