Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, katıldığı televizyon programında gündeme dair açıklamalarda bulundu.

İktidara yakın iş insanlarından Ethem Sancak’ın Rus televizyonuna röportaj vererek, “NATO üyeliği Türkiye’nin geçmişten gelen ayıbıdır” sözlerini sarf etmesi ve Türkiye’nin Ukrayna’ya verdiği SİHA’lara ilişkin “Böyle kullanılacağını bilmiyorduk” demesine tepki gösteren Davutoğlu, “Vergi indirimleri üzerinden, şeffaf olmayan ihaleler üzerinden rant sağlamış bir iş adamının Türkiye’nin gayri resmi sözcüsü gibi Rusya’da açıklama yapması devletimizin düştüğü vehameti ortaya koyuyor” dedi.

“HİÇBİR İŞ ADAMI BU TABİRİ KULLANAMAZ! HANGİ YETKİ İLE KONUŞUYOR?

Davutoğlu, “Hiçbir iş adamı kim olursa olsun “Türkiye’nin ayıbı” diye bir tabir kullanamaz. İktidarın ayıbı, bir iş adamının “Türkiye’nin ayıbı” diye dışarıda açıklama yapacağı kadar devleti küçük düşürmeleridir. Ne haddine? Kimdir Ethem Sancak? Kim “Türkiye’nin ayıbı” diye bir cümleyi başka bir ülkenin televizyonunda kullanabilir? Hangi yetki ile konuşuyor?” çıkışında bulundu.

“TÜRKİYE NATO’DA CİDDİYE ALINMIYOR”

Davutoğlu, şöyle devam etti;

Romanya’nın dahi Karadeniz ülkesi olarak katıldığı NATO toplantısına, Türkiye hem Rusya hem Ukrayna’ya komşu ve boğazları kontrol eden bir ülke olarak davet edilmedi. Siz Putin’in bunu görmediğini mi zannediyorsunuz?

Biden’ın bütün bu kriz süresince bütün dünya liderlerini arayıp Sayın Erdoğan’la bir telefon görüşmesi dahi yapmamış olmasını Putin görmüyor mu? Putin’in yaptığı değerlendirme şudur: Türkiye, NATO’da ciddiye alınmıyor.

Putin bundan memnun olur mu, olur ama Türkiye’ye değer vermez.

“PUTİN, İSTANBUL’U TERCİH EDEBİLİRDİ”

Putin neden arabulucuk toplantısını İstanbul’da değil, Belarus’ta yapmayı tercih etti? Eğer Putin’e bu kadar yakın idiyseniz İstanbul’u tercih ederdi. Ama şundan eminim, Türkiye NATO’da etkin olsaydı İstanbul’u tercih edebilirdi.

Tahran nükleer görüşmelerini biz hep İstanbul’da yaptık. Çünkü İranlılar biliyordu ki biz Amerika’ya etki edebiliriz, Amerikalılar biliyordu ki biz İran’a etki edebiliriz.

Krizi nasıl yöneteceklerini bilemiyorlar. Akıl hafsala almaz, düşünün, Perinçek heyet gönderiyor Moskova’ya.

TÜRK SİYASETİNİN MERKEZİNİ TBMM YAPMAYA ÇALIŞIYORUZ”

6 muhalefet partisinin yaptığı güçlendirilmiş parlamenter sistem görüşmelerine de değinen Davutoğlu, şöyle devam etti;

Parlamenter sistem ile tekrar Türk siyasetinin merkezini TBMM yapmaya çalışıyoruz. Neden TBMM? Çünkü TBMM’de herkes var. Toplumun her kesimi var. Tek bir akıl yok, ortak bir akıl var.

Israrla şunu söylüyorlar, “Koalisyonlara geri mi döneceksiniz?” Şu anda Türk demokrasi tarihinin en kötü koalisyonu yaşanıyor.

En kötü koalisyon, Erdoğan Bahçeli koalisyonudur. Bakın AK Parti-MHP koalisyonu demiyorum. Çünkü öyle olsa MKYK’lar arasında bir ilişki olması lazım. Erdoğan ile Bahçeli arasındaki görüşmelerden MKYK’ların dahli, haberi yok. Böyle kötü koalisyonu Türkiye görmedi.

Sayın Erdoğan’ı dinlerken, “aynı dönemlerde mi yaşadık” diye düşünerek hüzünle izledim. Hele bizi 28 Şubat ile itham etmeye kalkmak, insanın sadece hafızasını değil, vicdanını da kaybetmesini gerektiren bir durum.

“O DÖNEMDE YAZI YAZDIĞIM GAZETE BUNU İDDİA EDİYOR, UTANMALARI LAZIM”

6 partinin iktidar tarafından hedef alınmasına da yanıt veren Davutoğlu, “Kendisi çok iyi bilir, 28 Şubat kararlarının alınmasından kısa bir süre sonra 28 Şubat’a karşı nasıl direneceğimizin toplantısını Sayın Abdullah Gül ile, Sayın Erdoğan ile birlikte, daha sonra kayyum atadığı Bilim Sanat Vakfı’nda yapmıştık. O gün gelip nefes aldığı yere kayyum atadı Cumhurbaşkanı, şimdi de beni 28 Şubat ile birlikte anıyor. Yazıklar olsun. O dönemde yazı yazdığım bir gazete, altılı masanın ülkeyi sattığını iddia ediyor. Utanmaları lazım” diye konuştu.