“Bir ülkenin geleceği; o ülke çocuklarının alacağı eğitime bağlıdır.”
Bu eğitimin de sorumlusu Milli Eğitim Bakanlığı ve başında ki görev yapan bakanıdır.
Alınacak kararlar, yapılacak reformlar, oluşturulacak projeler ülkenin geleceğini oluşturacak olan gençlerin eğitimsel tüm süreçlerini etkileyecektir.
Milli Eğitim Bakanlığına bağlı resmi ve özel okullarda okuyan 18 milyon öğrenciyi etkileyecek kararları almak kolay değil. Hele ki bu aldığınız kararların ülke geleceğini belirleyecek olmasının karar vericiler üzerinde ki baskısı da gerçekten büyük.
Bu durumda iki seçenek vardır; ya durumu idare edeceksin ya da lider yönetici olacaksın.
Milli Eğitim Bakanlığında alınmış bir çok karar bazen öğrenciler, bazen ebeveynler, bazen de eğitimciler tarafından eleştirildi. Fakat ‘eleştirmek’ hak ise ‘övmek’ de haktır.
Ziya Selçuk bakanımız lider yöneticilik yapma kararını, kendi ismini ‘Ziya Öğretmen’ olarak kullanmaya başlaması ile hissettirdi.
Daha sonra Türkiye’nin eğitimsel geleceğini etkileyecek bir takım kararlara imza atmaya başladı.
Bu kararların bir çoğu da reform niteliğindeydi. Bazıları köklü değişikliklerdi, bazıları da yeni ‘kavram’lardı.
Evet doğru okudunuz ‘Kavramlardı’..
Ders içeriği, sınav şekli, soru sayısı, sınav sayısı ile ilgili değildi bu kararlar, tamamen Pedagojik kavramlardı.
Her ortaya koyduğu karar aslında köklü bir eğitim reformunun başlangıç aşamasıydı.
Neler miydi bunlar, hatırlayalım birlikte;
Biten öğretim yılı içerisinde değerler eğitimi ve girişimcilik kavramları ile ilgili çalışıldı
EBA Eğitim Bilişim Ağı - Rehberlik projesi ve akıllı öneri sistemi geliştirildi
Sömestre dışında iki ara tatil kavramının kararı alındı
Çok okuyan çok geziyor projesi başlatıldı
Öğretmen kitapları dizisi ortaya koyuldu
Türkiye’nin ilk yerli zeka testi ASİS yazıldı
Teneffüs kavramı reform gördü ve 15 dakikaya çıktı.
HEY ‘Hayal, Etkinlik ve Yaşam’ projesi başlatıldı
Her okula barınaktan bir hayvan çalışması başlatıldı
Sessiz sedasız olan bu eğitimsel devrimler popülizmden uzak yapılmaya başladı.
Nasıl ki çocuklarda eğitim istikrarlı sık tekrarla başarıya ulaşıyorsa, bu reformlarda aynı şekilde süreç içerisinde ve sabırla oturacak.
Umarım ki yukarıdaki her bir başlık devamlılığı gelecek şekilde, geri adım atılmadan, içeriği doldurularak devam eder.
Bu saatten sonra eğitimcilere de ortaya koyulan kavramları yaşatmak ve uygulamaya geçirme görevi düşüyor.
Teşekkür ederiz Ziya Öğretmen.
Bir Teşekkür Daha
Uzun zamandır eğitim ile ilgili Türkiye’nin bir çok yerinde konferanslar vermemden sonra kendileriyle bir gün yaptığımız sohbet neticesinde eğitim ile ilgili yazı yazma tekliflerinden dolayı 222Haber ailesine teşekkür ediyorum.