Mevsimsel alerjilerin belirtileri ile ilgili bilgi veren Şenol, bu alerjilerin; su gibi burun akıntısı, arka arkaya hapşırma, gözlerde yanma, sulanma, geniz akıntısı, nefes darlığı ve öksürükle kendini gösterebildiğini belirtti. Mevsim geçişlerinde sürekli tekrarlayan bu hastalıların kişinin yaşam kalitesini olumsuz etkilediğini belirten Şenol, bu dönemde dikkatli olunması ve önlem alınması gerektiğini söyledi.
ALERJİ TESTLERİ
Alerji türlerinin belirlenmesi için alerji testleri yapıldığını aktaran Op. Dr. Şenol, bu testin nasıl yapıldığını şöyle anlattı: “Prick testini ön kolda bir aparatımız yardımıyla çok milimetrik noktalar oluşturup bu noktalara alerjen maddeler damlatılıyor ve kişinin hangi maddeye alerjisi olduğu tespit ediliyoruz. Bazı hastalarda kandan alerjene karşı oluşmuş antikorlara bakabiliyoruz.Tespit edilemeyen alerjilerde ise klinik ön plana çıkıyor çünkü biz en sık görülen alerji tiplerine bakabiliyoruz, hastanın öyküsüne göre de alerjiyi tespit edip, tedavi seçeneklerini uygulayabiliyoruz.”
AŞI TEDAVİSİ DOĞRU HASTALARDA YÜZDE YÜZ SONUÇ VEREBİLİYOR
Belirlenebilen alerji tiplerinde aşı tedavisinin kesin çözüm sağlayabildiğini belirten Op. Dr. Cemile Şenol, şunları söyledi: “İlaç tedavileri ve burun spreyleri kesin çözüm değil ancak bunlarla hastanın konforunu yükseltip, yaşadığı sorunları gidermeye komplikasyon oluşmasını engellemeye çalışıyoruz. Aşı tedavisi için alerjeni kesin olarak tespit etmek gerekiyor ve hasta uyumu çok önemli, 3 ile 5 yıl arasında süren, önce haftalık, sonra aylık yapılan bu aşıların kesintisiz bir şekilde düzenli yapılması gerekiyor, bu tedaviler uzun süreli tedavilerdir ancak yüzde yüze yakın çözüm sağlayabiliyor. Aşı tedavisinin olanaklı olmadığı durumlarda ise; düzenli doktor kontrolleri, ilaç tedavileri ve kişisel önlemlerle alerjinin etkilerini en aza indirgeyebiliriz.”
ASTIM GİBİ SORUNLARA NEDEN OLABİLİYOR
Mevsimsel alerji ve astım arasında çok yüksek bir ilişki olduğuna dikkat çeken Op. Dr. Şenol, “Bu açıdan Alerjik Rinit hastalarında takipte oluyoruz. Alerjik Rinit çocuklarda; alerjiye bağlı geniz akıntıları, burun akıntıları ile birlikte geniz etinde büyüme, sık tekrarlayan orta kulak enfeksiyonlarına, uykuda horlama gibi sorunlara neden olabiliyor” diye konuştu.
EVDE NELER YAPILABİLİR
Mevsimsel alerjilerin dışında havadaki toza, ev küfü veya mantarına karşı alerjiler de olabildiğini aktaran Kulak Burun Boğaz Uzmanı Şenol, “Bu alerjiler biraz daha sorunlu çünkü alerjenleri hayatınızdan çıkarmanız o kadar kolay olmuyor. Halı kullanmamak veya sık yıkanabilir kilimler, antialerjik halılar kullanmak daha doğru olacaktır. Ev temizliğinde HEPA filtreli süpürgeler kullanmak, toz tutmayan perdeler kullanmak, ev tozu alırken maske takmak, peluş oyuncak veya kıyafetleri hayatımızdan çıkarmak gerekiyor. Nevresimlerin kenarları ev tozu kaynağı, nevresimlerin de haftada 1 değiştirilerek, 60 derecede yıkanması uygundur, kuş tüyü veya yün yorgan da önermiyorum” ifadelerini kullandı.
