Diyabet hakkında bilgi veren Koç Yılmaz, “Halk arasında genel olarak şeker hastalığı olarak bilinen Diyabet hastalığı kanda glikoz (şeker) seviyesinin normalin üzerine çıkması ve buna bağlı olarak normalde şeker içermemesi gereken idrarda şekere rastlanmasıdır. Kandaki şekerin dokularda hücre içine girip hücrenin yaşamsal fonksiyonları için kullanılmasını sağlayan insülin hormonudur. Eğer insülin hormonu pankreastan yeterli düzeyde salgılanamazsa ya da hedef hücrelerin insülin hormonunun uyarısına cevap veremezse şeker hücre içine giremez, kanda şeker aşırı düzeyde artar ve diyabet hastalığı oluşur“ dedi.
Diyabet belirtilerine dikkat!
Diyabet belirtilerine dikkat çeken Uzm. Dr. Dilek Koç Yılmaz “Susuzluk hissi ve idrara sık çıkma, açlık hissi, bulanık görme, ellerde ve ayaklarda uyuşma ve karıncalanmalar, iyileşmeyen yaralar, yorgunluk, bağışıklık sistemi de şeker hastalarında etkilendiğinden enfeksiyonlar sık görülür: başta enfekte ayak yaraları olmak üzere idrar yolları, üst solunum yolları iltihabı sıktır“ ifadelerini kullandı.
Şeker hastalığında ozon tedavisi etkili bir yöntemdir!
“Ozon tedavisi şeker hastalığının en önemli patogenetik mekanizmaları üzerine etkili olduğundan şeker hastalığında ve yan etkilerinin tedavisinde en etkili tamamlayıcı tıp yöntemidir“ ifadelerini kullanan Koç Yılmaz, “Ozon öncelikle hem damarları genişleterek hem de oksijen taşıyan kırmızı kan hücrelerinin taşıdıkları oksijeni dokulara bırakmalarını uyaran 2.3 dpg molekülünü arttırarak dokuların kanlanmasını ve oksijenlenmesini sağlar. Dokuların oksijen oranı ve beslenmesi arttıkça tüm hücresel metabolik olaylar çok daha sağlıklı ve etkili çalışır. Başta böbrek, göz, sinir ve damarlar gibi hasarlanmış organlar hızla iyileşmeye başlar. Diyabetli hastaların zor iyileşen ayak yaralarında ozon hızla düzelme sağlar“ ifadelerini kullandı.
Ozonun sağladığı diğer faydalar
Ozon tedavisinin diğer faydalarına değinen Uzm. Dr. Dilek Koç Yılmaz , “Ozon sadece şeker hastalığı değil dolaşım bozukluklarına bağlı gelişen tüm yaralarda çok etkilidir. Tedaviye başladıktan hemen ilk seanslardan sonra bile dolaşımın düzeldiği hem hasta hem yakınları tarafından kolayca gözlemlenir. Ozon ayrıca vücuttaki asiditeyi azaltarak tüm bu oluşan kötü durumları ortadan kaldırır ve hücre yenilenmesini de arttırarak anti - aging etki yani yaşlanma sürecini geciktirici hatta azaltıcı etki gösterir. Düzenli yapıldığında cilt güzelleşir ve yaşıtlarına göre daha genç gözükür. Ozon tedavisi hücresel metabolizmayı arttırır. Şeker hastalarında yoğun egzersizin oluşturduğu faydalı etkiye benzer bir etki oluşturur. Yağ yakımını arttırarak kandaki kolesterol ve yağları azaltır. Ozon hücre zarlarının geçirgenliğini arttırır. Bu sayede kan şeker ve HGA1C düzeyleri düşer. Protein yıkımını da azaltır. Yani ozon insülin hormonunun yaptığı bir dizi fonksiyonunu yapar. Ozon tedavisi hem eklem sıvısındaki asiditeyi azaltarak hem de eklem sıvısı miktarını ve kıkırdak sentezini arttırarak diz, kalça gibi eklem problemlerini tedavi eder. Kan şekerinin düzene girmesini sağlayan ozon tedavisi ile özellikle tip 2 diyabetlilerde kan şekeri düzeyini düşürmesiyle hastaların ilaç kullanımı azalır. Hastaların genel durumunda düzelme görülür; şeker hastalarında çok sık görülen susuzluk hissini, idrara çıkma sıklığını, ağız kuruluğunu, cilt kaşıntılarını, el ve ayak yanmalarını azaltır, halsizliği yok eder“ dedi.
Ozon tedavisi nasıl uygulanır?
Ozon tedavisinin uygulanması konusuna değinen Uzm. Dr. Dilek Koç Yılmaz, “ Öncelikle diyabet hastasının ozon tedavisini uygulayacak doktor kontrolünden geçmesi gerekir. Her diyabetin seyri hastadan hastaya değişmektedir. Bu da seans süresini ve uygulanma alanını değiştirir. Tedavi kandan ya da rektal olarak uygulanabilir. Gangren veya geçmeyen yara gibi komplikasyonu olan vakalarda sistemik ozon tedavisinin yanı sıra bölgesel olarak torbalama şeklinde ozon tedavisi de yapılır. Diyabetli hastanın komplikasyonlarına göre değişebilmekle birlikte majör ozon tedavisi 10-14 seans önerilir “ dedi.
