Altı ay cep telefonu kullanmayan Demet Evgar’ın, yıllardır evinde televizyon olmadığı ve izlemediği ortaya çıktı. Nişantaşı’nda oturduğu bir kafede objektiflere yansıyan oyuncu, rol aldığı ‘Avlu’ dizisinin başarısından mutlu olduğunu ancak canlandırdığı karakter nedeniyle psikolojisinin olumsuz etkilendiğini belirtip, “Oynadığım rol çok mutlu olacağım bir rol değil psikolojik olarak. Üzüldüğüm, bunaldığım oluyor. Allah kader kurbanlarının da yardımcısı olsun” dedi.
‘Detoks yaptım’
Oturduğu kafede yanına gelen hayranlarıyla kimi zaman özçekim yaparak onları geri çevirmeyen oyuncu, altı aylık cep telefonu kullanmama detoksunun sona erdiğini anlatıp, “Altı ay bıraktım detoks gibi oldu öyle yaptım, bitti artık. Yapmak zorunda kaldım çünkü etrafımdakiler haklı olarak ‘Biz senin sekreterin değiliz’ demeye başladılar. Çok güzel oldu. Kafamı dinledim, biraz sessiz olunca başka şeyler konuşmaya başlıyorsun. Sosyal medya değil, o anda bir şey takip ediyor olurken o anda yapacağınız şeylerden kendinizi alıkoyuyorsunuz, arada lazım. Biz o kadar alışkın değiliz doğduğumuzdan beri sosyal medya yoktu. Telefonsuz olmanın ne demek olduğunu bildiğimiz için bazen onu özlüyoruz” diye konuştu. Evgar, yıllardan beri evinde televizyon olmadığını da açıklayıp, “Televizyonum da yok uzun zamandır, iyiyim böyle ama izlemek istediğim şeyleri gidiyorum izliyorum elbette bu işin içindeyim, kendimi de internetten izliyorum” ifadesini kullandı.
‘Bu durumdan fırsat yaratmak lazım’
Demet Evgar bir süredir film yapımcılarıyla dağıtımcı şirket arasında yaşanan promosyonlu bilet kriziyle ilgili sorular üzerine bu durumu fırsata çevirmenin gerektiğini ve festival filmlerinin öne çıkabileceğini ifade etti. Kimsenin kimsenin yerini dolduramayacağını da anlatan Evgar sözlerine şöyle devam etti:
“Yapımcı değilim ama bu durumdan nasıl bir fırsat yaratırım ona bakıyorum. Bizim hikayemizi üretip yurt dışında deli gibi gezeceğim hikayemi anlatacağım yollar arıyorum kendime. Cem Yılmaz, Cem Yılmaz’dır. Herkes kendi yolunda onun yerini kimse almaz, akıllı olan kimse de almak istemez almaya cesaret etmez. Herkesin bir yeri vardır hayatta kimsenin yaptığı iş kimsenin yaptığı işten daha az kıymetli değildir, işini severek yapıyorsa eğer” (Milliyet)