Milli yüzücü Yusuf Oğur, 3 yıl önce başladığı yüzme sporunda başarıdan başarıya koşarken, 3 yılda 24 madalya ve 4 Türkiye şampiyonluğu kazandı. Oğur'un yeni hedefi; Portekiz'de düzenlenecek 2020 Paralimpik Avrupa Yüzme Şampiyonası'nda Türk bayrağını dalgalandırmak.

Çocukken geçirdiği kazada 2 kolunu ve 1 bacağını kaybeden 29 yaşındaki Oğur, engellerini yüzerek aştı.

Oğur yaptığı açıklamada, çocukken geçirdiği elektrik kazasının ardından 2015 yılına kadar hiç yüzmediğini anlattı.

Çocukken az da olsa yüzme bildiğini belirten Oğur, ''2015 yılında Aydın'da arkadaşlarımla denize gittim. Arkadaşlarım yüzüyordu. Ben de 'neden yüzemiyorum?' diye kendi kendime sordum. Ardından yüzmeyi öğrenmeye karar verdim.'' dedi.

Arkadaşlarının yardımıyla denize girdiğini anlatan Oğur, şunları kaydetti:

''İlk önce biraz çekindiler. Sonra, 'simitle yüzerim' dedim. Suya ilk girdiğimde 5 metre gidip geri geldim. Yüzdüğümü görünce daha sonra bunu birer metre artırdım. Sonra bu beşer metreye çıktı. Ailemin denize girdiğimden haberi yoktu. Yüzdüğümü sadece arkadaşlarım biliyordu. Öylece yüzmeye devam ettim. Ardından gittiğim bir düğünde birisi bana 'gel sana yüzmeyi öğretelim, yarışmalar oluyor engellilere yönelik seni onlara hazırlayalım' dedi. Ben de ona yüzmeyi bildiğimi ifade edince bana ısrar etti 'geleceksin seni yarışlara hazırlayacağız' diye. Biraz araştırınca benim de ilgimi çekti. Yüzücü Beytullah Eroğlu'nun videolarına rastladım. Onu izledikten sonra kulüp aramaya başladım. Ardından valiliği, spor il müdürlüğünü, belediyeyi aradım. Bana geri dönüş yaptılar. Böylece yüzmeyle olan serüvenim başladı.''

"Katıldığım yarışmalarda 24 madalya kazandım"

Batman'dan İstanbul Büyükşehir Belediyesi Spor Kulübüne transfer olduğunu belirten Oğur, bu zamana kadar katıldığı yarışmalarda 24 madalya kazandığını ifade etti.

Oğur, haftanın 6 günü ortalama 4 saat antrenman yaptığını vurgulayarak, ''Hocalarımız gayet iyi ve bizi iyi hazırlıyorlar. Bu yıl 3 Avrupa barajı aştım ve Belarus'taki şampiyonaya gitme hakkı kazandım. 17-24 Mayıs 2020'de Portekiz'de düzenlenecek Paralimpik Avrupa Yüzme Şampiyonası'na hazırlanıyorum. Yarışmalarda başarılı olup İstiklal Marşı'mızı okutarak, bayrağı göndere çektirmeyi hedefliyorum. Ardından dünya ve 2024'teki Paralimpik Oyunları'nda başarı elde etmeyi amaçlıyorum.'' şeklinde konuştu.

"Yüzme hayatımı her yönden değiştirdi"

Eskiden engelli olduğunu kabul edemediğini, engelli olmanın da kötü bir şey olduğunu düşündüğünü anlatan Oğur, insanların sağlıklı doğabileceğini ancak sonradan engelli olabileceğinin altını çizdi.

Oğur, yüzmeye başlayınca engellini kabul ettiğini aktararak, ''Yüzme, hayatımı her yönde değiştirdi. Yüzme beni farklı bir insana dönüştürdü. Bana aşırı derecede öz güven kazandırdı. Yüzme sayesinde kendi yaşamımı kendi başıma devam ettirebileceğimi gördüm. Çevreme bağımlı olmadan ayakta kalabilmeyi öğrendim. İyi ki yüzmeyle tanışmışım. 90 yaşına da gelsem yine yüzeceğim.'' dedi.

Kendisi gibi engelli olanlara da tavsiyelerde bulunan Oğur, şunları kaydetti:

''Onlara tavsiyem, spor yapmaları. Herkesin bir spor yapması gerekiyor. 'Yaşım küçük, yaşım büyük, engel derecem küçük veya büyüktür' demek bir bahanedir. Kimsenin onları gidip evlerinden çıkarmasını beklemesinler. Kendileri harekete geçsinler. İmkan yoksa imkan yaratılır onlara. Bizim ülkemizde engellilere yönelik pozitif bir ayrımcılık var, bunu kullansınlar. Bir spora başlasınlar. Yüzme olmasa da sevdikleri bir sporu yapsınlar. Bahanelerin arkasına kimse sığınmasın.''