Gökhan Yıldırım, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda olayın detaylarını anlattı. Partide herkesin Yılmaz Şahin'den şikayetçi olduğunu ifade eden Yıldırım şu ifadeleri kullandı:

 "Geçtiğimiz birkaç gün önce, partimizin değerleri büyükleri, partimizde yöneticilik yapmış, hakkı katkısı büyük olan İsmail Çavdar, Faruk Gökçe, Nuri Kahya ve Ali Engiz'in il ve ilçe başkanlarını ziyarete, hayırlı olsun dilemeye ve desteğe her zaman hazır olduklarını söylemeye gittiler. Ziyaret sonrası İl Başkan Yardımcımız Hasan Burgaz ziyarete giden heyeti odasına davet etti. O esnada Yılmaz Şahin, kimseye selam vermeden Faruk Gökçe’ye küfür ederek, "Hakkımda sen internette nasıl yazı yazarsın" diyor. Hemen arkasından küfür ederek tehditlerine başlıyor. Buna dayanamayan Faruk Gökçe, Hasan Burgaz'a misafiri olduklarını, Yılmaz Şahin'i susturması gerektiğini söylüyor. Sonra olaya İsmail Çavdar'da dahil oluyor ve tartışma çıkıp, bu hali ile olay bitiyor. Akabinde İl Başkanı'na Hasan Burgaz ve olaya şahit olan herkes Yılmaz Şahin'in suçlu olduğunu söylüyor. İl Başkanı Süleyman Reyhan, "Bana 3 gün verin, gereğini yapacağım" diyor. 
Olay bu……
Şimdi gelelim asıl konuya ;

1- Yılmaz şahin kim? 
2-Ona parti içinde geçmiş dönem yöneticilerine küfür etme hakkını veren kim? 
3- Birlik Vakfı ismini kullanarak, hem vakıfa hemde millete zulüm etmek doğru mu? 
4-AK parti babasının malı mı? 
5-insanların siyaset yapma haklarının alınması doğru mu? 
6- 3 gün bitti İl Başkanı gereğini niye yapmadı?

Uzun lafın kısası herkes Yılmaz Şahin'den şikayetçi. Bence kötü insan değil. Yaşından dolayı sağlıklı düşünemiyor olabilir. Bence kendine teşekkür edilsin ve görevini bıraksın. İlle 'kalacağım' diyorsa yönetim kurulunda olabilir. Yürütmede oldukça ve kararları almaya aldırmaya, partiyi yönetmeye devam ettikçe; küsen, kızan ve kan kaybı devam edecektir…"