İlk olarak kendinden bahseden Selman Çiftkanatlı, “2003 yılında Eskişehir'de doğdum. Eskişehirli bir ailenin çocuğuyum. Babam çok fanatik bir Eskişehirspor taraftarı. Beni de kendisi gibi Eskişehirspor sevdası ile büyüttü. Futbola çok meraklı bir çocuktum. 9 yaşındayken altyapı seçmelerine katıldım. Yüzlerce çocuğun arasında seçilen şanslı isimlerin arasında ben de vardım. Beni beğenen Yasin Söğüt hocamızdı. 2012 yılında Eskişehirspor'un kapısından böylece girmiş oldum. 7 yılda yaklaşık 90 maça çıktım ve A takıma dahil oldum. U19 takımında ise hiç forma giymedim.” dedi.
İLK OLARAK ÜMRANİYESPOR MAÇINDA OYNADIM
A takıma yükselme döneminden bahseden genç oyuncumuz, “A takıma yükseldiğimde Coşkun Demirbakan hocamız ile yollar ayrılmış, Mustafa Özer de henüz göreve başlamamıştı. Serdal Eroy, Serkan Özdemir ve Orhan Kamacı hocalarımız takımı çalıştırıyordu. İlk o zaman takımla antrenmanlara başladım. Mustafa Özer geldikten sonra da a takımda devam ettim. 2020 yılının Temmuz ayında deplasmanda oynadığımız Ümraniyespor maçı benim kariyerimde ilk kez forma giydiğim maç oldu. Mustafa hocamız son 15 dakika beni oyuna dahil etmişti. Hayatımın kırılma anlarından birisiydi. Daha önceki maçlarda yedek kulübesinde oturmuştum ama benim ilk maçım Ümraniyespor maçı oldu” cümlelerini kullandı.
HEDEFLERİM VE HAYALLERİM VAR
Eskişehirspor’da başarılı işlere imza atmak istiyorum diyen Selman, “Henüz 18 yaşındayım ve kariyerimin çok çok başındayım. Sözleşmem de devam ediyor. Önümüzdeki sezon şampiyonluğa oynayacak bir Eskişehirspor olacağına inanıyorum. Ben de bu takımın bir parçası olarak şampiyonluk yolunda takımıma katkı sağlamak istiyorum. Ben Metehan Altunbaş ile çocukluk arkadaşıyım. Onun gibi bir gün ben de kulübüme çok güzel paralar kazandırarak direkt olarak Avrupa’ya transfer olmak isterim. Eskişehir halkı Metehan için nasıl güzel duygular besliyorsa, benim için de aynı şeyleri düşünsün istiyorum. İtalya ligi benim sevdiğim tarzda sert bir lig. Bir gün orada futbol oynamayı çok isterim. Çalışmalarıma devam ediyorum. Hedeflerin belli, hayallerim var. Önce Eskişehirspor ile kupa kaldırmak. Eskişehirspor’u iyi yerlere getirebilmek” şeklinde konuştu.
TAKIMIN ÇOĞU ALTYAPIDAN ARKADAŞIM
Takımda nasıl bir hava var sorusunu yanıtlayan Çiftkanatlı, “Takım içerisinde çok iyi bir arkadaşlık havası var. Takımda yer alan üç dört oyuncu hariç hepsi altyapıdan tanıştığım ve arkadaşım olan kişiler. A takıma yükseldiğimde biraz çekingen davrandım ama bu süreç çok kısa sürdü. En çok Uğur Can Semizoğlu, Bedirhan Akçay ve Cengiz Alp Köseer ile vakit geçiriyorum”
GERİ DÖNMEK İÇİN ELİMDEN GELENİ YAPTIM
Geçtiğimiz sezon bir ameliyat geçiren 18 yaşındaki oyuncu o günlerden bahsetti. Beklenen tarihten erken sahalara döndüğünü ifade eden Selman, “Geçen sezon gerçekleştirilen bir antrenmanda ağır bir sakatlık geçirdim. Menisküs yırtığı meydana gelmiş. Barış Kurtgöz hocamız beni ameliyat etti. Futboldan bir 6 ay kadar uzak kalırsın dediler. Ben daha erken dönmek istiyordum. Çok çalıştım. Barış hocamız ne dediyse eksiksiz yaptım. Ve beklenen çok daha kısa bir sürede yeşil sahalara geri döndüm. Sakatlık döneminde takımdan ayrı çalışırken içim çok buruk oluyordu. Pes etmedim. Futbola küsmedim. Geri dönmeyi çok istedim. Sonunda da Akhisarspor maçında formayı üzerime geçirdim” şeklinde konuştu.
HOCALARIM NEREDE GÖREV VERİRSE ORADA OYNARIM
İdolün var mı hangi mevkilerde görev alabiliyorsun sorusunu yanıtlayan genç oyuncumuz, “İdolüm dediğim oyuncu Barcelona’nın sol bek oyuncusu Jordi Alba. Bana göre dünyanın en iyi sol beklerinden birisi. Maçlarını izlemekten keyif alıyorum. Yeni hareketler öğrenmeye çalışıyorum. Saha içerisinde toplu ve topsuz oyunda neler yapıyor, olabildiğince bakmaya çalışıyorum. Ben de Eskişehirspor’da sol bek olarak görev yapıyorum. Sol açık ve sağ açık olarak da hocalarım görev verirse oynarım. Zaten altyapılarda genellikle sağ açık olarak forma giymiştim” ifadelerini kullandı.
METEHAN İLE HEP HAYALLER KURUYORDUK
Eskişehirspor taraftarı gerçekten bambaşka diyen Selman Çiftkanatlı, “Bana göre Türkiye’nin 1 numarası. Babam beni çok maçlara götürdü. Eski stadyumda Nefer tribününde babamla çok maç izledik. Metehan Albunbaş ile maçları tribünden izlerken hayaller kuruyorduk. İnşallah bir gün biz de bu taraftarın önünde maçlara çıkarız diye. Çok şükür ikimiz de başardık. Top toplayıcılık yaparken tribünleri seyretmeyi çok seviyordum. 2013/2014 sezonunda Fenerbahçe’yi 2-1 mağlup etmiştik. Gollerimizi Henri Bienvenu ve Erkan Zengin atmıştı. O maçı asla unutamam. Tribünler muhteşemdi ve ben de o tribünlerde takımım için avazım çıktığı kadar bağırıyordum” açıklamasında bulundu.
BANA OLAN GÜVENİ BOŞA ÇIKARMAYACAĞIM
Son olarak Eskişehirspor camiasına mesajların nelerdir sorusuna yanıt veren başarılı oyuncumuz, “Taraftarlarımızın ve camiamızın bana olan güvenin farkındayım. Bana olan güvenlerini ve desteklerini boşa çıkarmamak adına çalışmalarımıza devam ediyorum. Dediğim gibi kariyerimin çok başındayım. Eskişehirspor’u hak ettiği yerlere getirmek için elimizden gelen ne varsa yapacağız. Gönül verdiğim, taraftarı olduğum takımın formasını giymek benim için çok onur verici. İnşallah her şey yolunda gider ve önümüzdeki sezon yeniden Spor Toto 1. Lig’e döneriz” diye konuştu.
