Eskişehirspor’un eski yöneticilerinden İsmail Hakkı Gül, Sakarya Gazetesinden Zafer Kisecik’e açıklamalarda bulundu. Gül, “Kısa hesaplar peşinde koşulmamalıdır. Fotoğrafa büyük bakmak gerekiyor. Yanlışta ısrar edilmemeli” dedi.

İsmail Hakkı Gül'ün açıklamaları şu şekilde;

"Eskişehirspor’un kısa vadede kurtuluşu mümkün değil. Herkes hemen her şey olup bitsin istiyor ancak bu işler öyle kolay değil. Seçilecek başkanın kısa, orta ve uzun vadeli çalışmalar yaparak projeler üretmesi lazım. Uzun vadeli ve istikrarlı bir yönetim olmadan da bu çalışmalar başarıya ulaşamaz. Şuan ki gelinen noktada bunun örneğidir. Uzun vadeli yönetim anlayışı kulübe bir çok katkı sağlayacaktır. Ayrıca yeni başkanın kamuoyunun benimsediği ve şehrin sevgisini, saygısını almış biri olmalıdır. Camia bu tarz bir ismin etrafında birleşmeli. 
 
Kısa vadeli çözümler için başta Sayın valimiz olmak üzere, şehrin tüm gelenleriyle, oda başkanlarıyla, kulübe hizmet etmiş eski başkanlarla, bunun içine birçok kurum çok kapsamlı görüşmeler yapılarak dayanışma örneği göstermelidir.
 
Bütçesini doğru ve mantıklı bir şekilde kullanamayan spor kulüpleri batmaya mahkumdur. Kulüpler bütçelerinin hesabını, kitabını iyi yapmalı. Bütçe fazlası harcamalar yapmamalı. Ayrıca faizlerin artması, kurların devamlı yukarı gitmesi, hesaplarını iyi yapamayan kulüpleri dar boğaza sokuyor. Borçların ertelenmesi hamlesi uzun vadede fayda getirmez tam tersine başarısızlık getirir. Bu nedenle kısa hesaplar peşinde koşulmamalı. Fotoğrafa büyük bakmak gerekiyor. Yanlışlarda ısrar edilmemeli. 
 
Eskişehirspor Avrupa kupalarına sürekli katılan, altyapısıyla güçlü, muhasebesi denetlenebilir şeffaf bir kulüp olmalıdır. Eskişehirspor'da şuan bu yanlışların sıkıntısını çekiyor. Kulüpten alacağı olanlar eski yöneticiler, antrenörler, sporcular, tüm şahıs ve şirketlerle bir kampanya başlatılarak alacaklılardan fedakarlık yapmaları sağlanmalı.
 
Halkın takımı Eskişehirspor uzun vadede şirketleştirilmeli ve halka açılmalıdır. Eskişehirspor'un TFF veya Spor Toto gelirlerinin dışında sürekli ve kalıcı gelir kaynaklarına sahip olmalı. Bunun ilgili de gerekli çalışmalar yapmalı.
  
Taraftar bu takımın en büyük gücüdür. Tüm taraftar grupları ile istişare içinde olunup, Kulübün en büyük değerinin taraftar olduğu anlatılmalı. Destek ve sabır istenmeli.
 
Yöneticilerin kendi takımının başarısını yukarıya çıkarmak ve sürekliliğini sağlamak en büyük etken olmalı. Uzun vade de başarılı olan yönetimin zamanı gelince bayrağı devretmesi gerekiyor. Futbol kulüplerindeki yöneticilerin nefretten değil, sevgiden beslenmeli. 
 
Altyapı hem gelir açısından hem de vizyon açısından çok önemli. Bu konuda Eskişehirspor içinden kaliteli isimler yetiştirerek Türk ve Dünya Futboluna kazandırması gerekiyor. Futbolculara örneğin dil dersleri verilmesi gerekiyor. Üç üniversitemiz ile işbirliğine giderek gerekli destekte alınmalıdır.”