Eskişehirspor Kulüp Başkanı Mustafa Akgören Kanal 26 ekranlarında Şükrü Oytan’ın sorularını yanıtladı.
Canlı yayına telefon ile bağlanan Mustafa Akgören programda özetle şu ifadeleri kullandı;
“Yönetim olarak ekonomik anlamda oldukça başarılı işler yapsak da, sportif başarıyı bir türlü yakalayamadık. Şehirde bazı hareketliliklerin ve çalışmaların olduğunu öğrendik. Aday olmaya hazırlanan insanlar varmış. Eskişehirspor kulübünün önünü açmak adına kongre kararı aldık. Zaten bırakmamızı da isteyenler vardı. Eskişehirspor sahipsiz kalmayacaktır. İnşallah yeni göreve gelecek yönetim şampiyonluğa oynayacak bir kadroyu kuracaktır.
Kongrede aday çıkacağını düşünüyorum. Liste yaptığı konuşulan arkadaşlarımız var. Bu isimler de zaten basın ve sosyal medyada yazılıp çizilen isimler. Kongrede aday çıkmazsa yeniden aday olmak gibi bir düşüncemiz yok. İsmi geçen arkadaşların reklam yapmaya çalıştıklarını düşünmüyorum. Eskişehirspor için bir şeyler yapmaya çalıştıklarına inanıyorum. Bazı adayların AK Partili isimler ve Sayın Valimiz ile görüşmeler yaptığı kulağıma geliyor. Umarım olumlu neticiler almışlardır. Umarım bize verilmeyen destekler bu arkadaşlarımıza verilir. Bunu canıgönülden isterim. Ben her şeyden önce bir Eskişehirspor taraftarıyım. Özlenen, beklenen, istenen, başarıdan başarıya koşan bir Eskişehirspor’u görmeyi ben de çok isterim.
Bugüne kadar söylediğim her sözün arkasındayım. 18 ay da olsa Eskişehirspor’a başkanlık yapmak benim ömrüm boyunca üzerimde taşıyacağım şeref madalyamdır. Maalesef 18 aylık bu süreçte yerel ve genel yönetimlerden beklediğim desteği göremedik. Göreve gelirken kimseye şampiyonluk vaatleri saçmadım. Dikensiz bir gül vadetmedim. Kongrede neler yaşadığımızı anlatacağım. Tüm camiamızdan kongre salonunda yapacağım konuşmamı dinlemelerini rica ediyorum. Biraz uzun konuşacağım ama herkes herşeyi öğrenmiş olacak. Merak eden herkes merak ettiği soruların yanıtlarını o konuşmamda bulacak. Aldığımız destekleri de, alamadığımız destekleri de tek tek açıklayacağım.
Bizim camiamızın sabrı yok. Göreve gelirken bazı şeylerin düzelmesi için vakte ihtiyacımız var dedik.2-3 senemiz acılar içerisinde geçecek diye söyledik. Ben hiçbir zaman hayal satmadım. Eskişehirspor Başkanı olan birisi her zaman doğruları konuşmak zorundadır. Bu takım en az 3-4 sene çile çekmek zorunda. Ankara’dan veya yerel belediyelerden güzel destekler alsam ben de problemleri bir ayda çözerim. Ben de çok isterim. Ama yok. Ankara’da da, Eskişehir’de de yüzümüze bakan yok. Az sayıda destek veren dostlarımız sayesinde de bu kadar oluyor. Biz takımı aldığımızda 1 puan ile son sıradaydı ve herkes küme düşmeyi kabullenmiş durumdaydı. Takımı aldığımızda bir sonraki maça çıkamayacak durumdaydı. Kimsenin cebinde Eskişehirspor’un problemlerini çözecek para yok. Bir tane delikanlı çıkıp da ben bu sorunları çözeceğim diyebiliyor mu? Eskişehirspor’un borçlarını ödeyeceğim diyen birileri çıktı da biz mi engel olduk. Çok büyük bütçelerle gelen oldu da, biz mi kulübü vermedik.
Kulüp muhasebesi bugünlerde yoğun bir şekilde çalışıyor. Kime ne kadar borcumuz var, toplam borcumuz ne kadar tüm üyeler mali genel kurulda öğrenecekler. Yine bir kitapçık dağıtılacak ve hepsi ayrıntıları ile yazacak. Kur farkı ve faiz yiyen borçlar nedeniyle son açıkladığımız borç çok fazla azalmadı diye düşünüyorum. Biz Kasım 2019’da göreve geldiğimizde Euro kuru 6 lira 30 kuruş civarındaydı. Bugünler de ise 10 liranın üzerinde. Biz ne kadar borç ödesek de işleyen faizler ve artan kur artışı nedeniyle borcumuzun, son açıkladığımız rakamdan daha yüksek bir meblağ olacağını düşünüyorum. Geçen sene 235 milyon TL açıklanmıştı. Bu sene Haziran ayında da 250 milyon TL civarında bir borcun çıkacağını tahmin ediyorum. Yanılma payım vardır. Yüzde 10 eksik veya fazlası da çıkabilir. Eskişehirspor döviz bazlı borçlarından ve banka borçlarından kurtulmadığı sürece maalesef önü açılmaz.
Eskişehirspor’u yönetmeye hazırız diyen varsa kongreyi beklemesin. Hemen gelsinler kime ne kadar borcumuz var, ulusal lisans alınması için, transfer tahtasının açılması için ne kadar para lazım hepsini tane tane anlatalım.
Biz Eskişehirspor yönetimi olarak kongre kararını bir buçuk ay önce aldık. Fidan kampanyasının başarılı olmaması ile kongre kararının bir bağlantısı yok. Alınan kongre kararının duyurulmamasının sebebi play out ihtimalinin olmasıydı. Play out söylemleri lig bitince çıkmış söylemler değil. Biz kongre kararı aldıktan bir kaç gün sonra bize bu bilgi geldi. Melih Ağa, Erdal Akdari gibi isimlerin takıma geri dönmelerinin sebebi de budur. Kovit belası ile uğraşan Sezgin Coşkun ve Onur Bayramoğlu’na iyileştikten sonra play out maçlarına hazırlanın dedik. Son güne kadar antrenmanlara da çıktılar. Play out iptal olmasaydı Türkiye’nin en ünlü hocalarından birisi de şu an takımımızı çalıştırıyor olacaktı. Bu isim camiamızın yakından tanıdığı ve Süper Lig’de görev yapmış bir hoca. Play out süreci olumsuz sonuçlandığı için bir buçuk ay önce almış olduğumuz kongre kararını ilan ettik.
İlk fidanların dikildiği törene hiçbir siyasiyi davet etmedik. Büyükşehir, Tepebaşı ve Odunpazarı Belediye Başkanlarını davet etseydik, AK Partili, MHPli, İyi Partili yöneticileri de davet etmek gerekiyordu. Anadolu Üniversitesi rektörünü çağırsak, diğer okulların rektörlerini çağırmak durumda olacaktık. Protokolde olması gereken herkesi çağırsak 500 kişi ile açılış töreni yapılırdı. Pandemi şartlarında böyle bir organizasyonu nasıl yapalım. Bu sebeple sadece devleti temsil eden kişileri davet ettik. 35-40 kişi ile sade bir tören gerçekleştirdik.”