Ülkede koronavirüs salgını dolayısıyla alınan önlemler kapsamında getirilen kısıtlamaları hatırlatan Çakırözer, “Salgınla mücadele döneminde bizim burada esnafımıza, emekçimize, sağlıkçılarımıza, yurttaşımıza nasıl destek vereceğimizi konuşmamız gerekirdi. Ama biz enerji şirketlerine, maden şirketlerine daha fazla kıyak, daha fazla destek nasıl verilir onu konuşuyoruz. Bakın, sadece 2019 yılında 4 milyon abonenin 2,4 milyar lira borcu için vatandaşların elektriklerini gözünü bile kırpmadan kesti bu şirketler ama iş kendi borçlarını devlete ödemeye gelince aynı titizlik yok maalesef” dedi. Çakırözer, “Türkiye’nin dört bir yanında göz yumduğumuz bu ihaleler nedeniyle Kaz Dağları'ndan Doğu Karadeniz'e her yer maden sahası oldu. Yeni maden ruhsatı verilecek şehirler arasındaki Eskişehir'imizde 149 noktada yaklaşık 70 bin hektarlık bir alan için ihaleye çıkılıyor” dedi.
‘MEZARLIKTA DA MADEN ARANIR MI?’
Çakırözer, maden araması için ruhsat ihalesi verilmek istenen alanların verimli tarım alanları ve meralar olduğunu vurguladı. Eskişehir'de ve Türkiye'de çevre dernekleri, belediyeler ve meslek odalarının maden ihalelerin iptal edilmesi için seferber olduğunu altını çizen Çakırözer, “O davalara sunulan belgelerde çok çarpıcı araştırmalar var. Eskişehir Büyükşehir Belediyemizin incelemelerinden öğreniyoruz ki Eskişehir'imizdeki on binlerce hektarlık bu araziler içinde mera, orman ve tarım arazilerinin yanı sıra köy kahvesi var, fidanlık var, hatta mezarlık dahi var. Hadi verimli topraklarımızda, ovalarımızda, ormanlarımızda maden arama ruhsatları için ihalelere çıktığınızı gördük ama soruyorum sizlere: Mezarlıkta maden aranır mı? Çevreye bu kadar zarar vereceği, tarım ve hayvancılığı yapılamaz hâle getireceği, bölgenin genel anlamda büyük gelir, büyük toprak, her türlü tarımsal üretim bağlamında büyük kayıplara uğrayacağı biline biline bu ihalelerde neden ısrar ediyorsunuz” diye konuştu. Çakırözer, Eskişehir’in Türkiye’nin en yaşanılabilir şehirlerinden biri olduğunu ve Eskişehir’in doğasının, verimli topraklarının, havasının yok edilme girişimleri karşısında direneceklerini söyledi. Çakırözer, “Eskişehir'imiz Türkiye'nin en yaşanabilir şehirlerinden biri. Bunun en önemli gerekçelerinden biri havasının temiz olması, toprağının bereketli olması. Bizler bu özelliklerin korunmasını sağlamak yerine çıkıp temiz havamızı, verimli topraklarımızı, suyumuzu yok edecek maden ruhsatlarına ihale verilmesini istemiyoruz. Eskişehirli bunu kabul etmez. Koronavirüs krizini yaşadığımız ve yaşamsal birçok hak ve olanağımızın kısıtlandığı bu süreçte bizlerin çevreye sahip çıkması, doğa tahribinin önüne geçmesi lazım. Siz bu tahribin önüne geçmezseniz yüz binlerce Eskişehirliler olarak Türkiye'nin en verimli ovası Alpu Ovası'na termik santral yapılmasına nasıl direndiysek şimdi tarım alanlarına yapılacak madenler için de sonuna kadar direneceğiz” dedi.
Güncelleme Tarihi: 21 Kasım 2020, 01:51