Dünya çapında hızla yayılarak etkisini arttıran yeni tip Korona virüse (Kovid-19) karşı Türkiye’de önlemler alınmaya devam ediyor. Yükseköğretim Kurumu (YÖK) Başkanı Yekta Saraç da geçtiğimiz günlerde alınan önlemler kapsamında üniversitelerde bahar dönemi boyunca yüz yüze eğitim yapılmayacağını duyurdu. Üniversitelerde eğitimler yalnızca uzaktan ve açık öğretimin yanı sıra dijital ortamlarda verilirken, birçok üniversite öğrencisi ise memleketlerine dönüş yaptı. Öğrencilerin okudukları şehirdeki evleri boşalırken, salgın süresi boyunca kira yükünün ortadan kalkmasını isteyen öğrenciler ve aileleri yetkililere çağrıda bulundu.

“Aileler ve öğrenciler mağdur durumda”
Konuyla ilgili İhlas Haber Ajansı’na açıklamalarda bulunan Eskişehir Emlak Komisyoncuları Odası Başkanı Gazi Çelik, kira yüklerinden dolayı çok sayıda aileden ve öğrenciden telefon aldıklarını belirtti. Ailelerin ve öğrencilerin mağdur olduklarını ifade eden Çelik, hükümetin bununla ilgili bir çalışma yapmasını istediklerini söyledi. Çelik, “Biliyorsunuz öğrenci şehir Eskişehir. Çok yüksek sayıda öğrenci ve ailelerinden telefon alıyoruz. Şuan da okullar tatil oldu ve ne zaman açılacağı belli değil. Öğrenci ailelerinin bu olaydan dolayı mağdur olduklarını biliyoruz. Sokağa çıkamadıklarını biliyoruz. Çalışamadıklarını biliyoruz. Ev kiralarını vermekte sıkıntı yaşıyorlar. Bize soruyorlar. Biz de baktık, Borçlar Kanunu'na göre vatandaşlarımız hükümetten bir genelge gelmediği sürece ev kiralarını ödemek zorundalar. Bununla ilgili hükümetimiz bir açıklama yapmadı. Bir çalışma yapmasını istiyoruz. Çünkü aileler ve öğrenciler mağdur durumda. Okulların açılacağı zaman belli değil. O nedenle ev kiralarını vermekte zorluk çektiklerini söylüyorlar bize. Bunlarla ilgili devletimizin büyüklerinden yardım bekliyoruz” şeklinde konuştu.

“Fedakârlık yapan ev sahibi şu ana kadar duymadık”
Ev sahiplerinin öğrenci ve ailelerin isteklerine karşı çıktıklarını belirten Çelik, bu yönde bazı fedakarlıklar yapılabileceğini vurguladı. Çelik, “Ödemeyen öğrenciler için ev sahipleri kiraların ödenmesini istiyorlar. ‘Yani bizi ilgilendiren bir konu yok. Biz kiramızı istiyoruz. Biz bununla geçiniyoruz’ gibi bir yaklaşım var. Öğrenci aileleri de tabii doğal olarak boşa kirayı yatırmadıklarını, okulların ne zaman açılacağı belli olmadığından dolayı da bu soruna bir çözüm bulunması yönünde bizden beklenti içindeler. Fedakârlık yapan ev sahibi şu ana kadar duymadık. Çok nadir de olsa olan olur. Genelde Avrupalı vatandaşlarımız bu yönde bir adım atabilir. Ben bu yönde onlara da sesleniyorum. Lütfen öğrencilere, evlerinde öğrenci ailelere yardımcı olsunlar. Kiralarını almasınlar diye kendilerine öğrenciler adına ricada bulunuyorum” ifadelerini kullandı.

“Bu durum ortadan kalkana kadar kira talep etmemelerini istiyorum”
Çanakkale’de okuyan ve memleketi Eskişehir’e dönen öğrencilerden Tuğçe Demir, ev sahiplerinin öğrencilere bu durum ortadan kalkana kadar tolerans göstermesini istediklerini belirterek, “Ev sahibi bizden kirayı istiyor kendi fikrine göre. Fakat şurada da şöyle bir durum var. Bizim üniversitelerimiz dün YÖK’ün açıkladığı karara göre bahar döneminde iptal edildi. Bu dönem online eğitim göreceğiz. Bu gördüğümüz online eğitim sürecinde de ailelerimizin yanında memleketimizde olacağız. Orada evde kaldığımdan dolayı ev sahibi ister istemez kirasını istiyor. Ama ben de, benim ailem de bu durumdan rahatsızız. Çünkü kirayı vermek istemiyorlar. Boşu boşuna bir ücret ödediğini düşünüyor annem de. Ben şöyle düşünüyorum. Bunlar ilgili bir karar ya da bir tasarı ya da bir sayı çıkabilir. Ya da kontratlarda bununla ilgili bir şey beyan edilebilir. Veya belki bu işler uzun sürer. Ev sahiplerinden rica ediyorum. Lütfen üniversite öğrencilerine birazcık tolerans göstererek bu süre zarfında, en azından bu virüs geçene kadar, bu durum ortadan kalkana kadar kira talep etmemelerini istiyorum” dedi.

“Her ay 800 lira gönderiyorum”
Tuğçe Demir’in annesi Sevgi Demir, her ay 800 lira kira ödediğine değinerek, devletten bu konuda bir çalışma yapılmasını beklediklerini ifade etti. Anne Demir, ev sahiplerine de seslenerek şunları söyledi:
“Vallahi ödüyorum. Talebi var. 800 lira her ay gönderiyorum. Borçlar Kanunu'na göre ödemek zorundayım. Ama işte devletin de bu kontratlarda af veya bu durumlarda falan yazılı bir hükmü yok. Mecburen vermek zorundayım ama bu ev sahibinin sıfatına kalmış. Onlar da bu pek olumlu yönde kullanmadı. Türkiye’de ilk defa görüldüğü için bu vakalar, bu olaylara karşı bir önlem, devletin getireceği bir yasa tasarısı, bir düzenleme, bir destek bekliyoruz öğrencilere karşı. Bunlar için devletten yardımcı olurlarsa. Ev sahiplerini vicdana davet ediyorum. İnşallah öğrencilere yardımcı olurlar.”