Tüm dünyada tarım ürünlerinde maliyet artışları, tedarik sektöründe aksamalar ve ithal ürün fiyatlarında artış gözlenirken, market zincirlerinin fahiş fiyat ile damgalanmasını "gerçekten uzak" olarak niteleyen BİM'in İcra Kurulu Üyesi Galip Aykaç, bu algı nedeniyle sektördeki halka açık şirketlerin de zarar gördüğünü vurguladı.
Aykaç, "Eylül verilerine göre yüzde 43.96 olan üretici enflasyonuna karşılık yüzde 19.58 oranında tüketici enflasyonu gerçekleşmiştir... Perakende işletmeleri karlılıklarından vazgeçerek maliyetlere yakın fiyatlarla tüketici ihtiyaçlarını karşılamaktadırlar" dedi. Aykaç, ürünler raflara gelene kadar üretim, tedarik, lojistik, gümrük ve benzeri aşamalardan geçtiğini ve bunların maliyetinin perakendecilerden bağımsız olarak nihai fiyatlara yansıdığını söyledi. Bu dalgalanmaları tüketicilere en az düzeyde yansıtmak için organize perakende sektörünün kendi kaynaklarını zorlayarak son fiyatları dengelemeye çalıştığını belirten Aykaç, bunu yaparken de karlarından vazgeçtiklerini, hatta bazı durumlarda zararına satış yaptıklarını söyledi.
Sektörün fahiş fiyat ile damgalanmasının da doğru olmadığını vurgulayan Aykaç, "Bu tür denetimlere hiçbir zaman karşı durmadık. Ancak gündemdeki fiyat artışlarının asıl sebepleri irdelenmedikçe ve önlemler alınmadıkça bu kontrollerin sadece son satış noktalarına yoğunlaşması ve algının bu artışların sebebi olarak marketleri gösterir şekilde oluşturulması olumlu bir sonuç doğurmayacaktır" diye konuştu.
Oluşturulan bir diğer yanlış algının da, fiyatların sektör oyuncularınca ortak belirlenmesi olduğunu vurgulayan Aykaç, "Birbirine yakın satış fiyatlarının sebebi anlaşma gibi asılsız bir iddianın aksine sektördeki çok yoğun rekabet, yükselen tedarik maliyetleri ve maliyetlere yakın etiket fiyatlarıdır. Rekabet gereği bazı dönemler zararına bile satış yapıldığı görülmekte. Dolayısıyla benzeşen fiyatlar yoğun bir rekabetin sonucudur" diye konuştu.
Bu tür iddiaların sektördeki halka açık şirketleri de olumsuz etkilediğini ifade eden Aykaç şöyle devam etti:
"Gerçeklikten ve uygulanabilirlikten uzak bu iddialarla oluşturulan yanlış algı bizleri üzmektedir. Kaldı ki, çoğu halka açık olan işletmelerimiz ülkemiz ve halkımızın çok önemli değerleridir. Ve bu algı sayesinde topyekün zarar görmekte olduğu ortadadır."
Aykaç, asıl dikkat edilmesi gereken noktanın dengesizleşen gelir dağılımının ortaya çıkardığı sorunlar, alım gücünün düşmesi ve orta gelir kesiminin giderek daralması olduğunu söyledi.
"Tarım konusunda ülkemizin yapısal sorunlarını gözardı ederek sadece son nokta olan bizler üzerinden kamuoyunu yönlendimek kolaycılıktan başka birşey değildir" diyen Aykaç şöyle konuştu:
"Ülkemizde köy nüfusu yüzde 7.5 seviyesine inmişken, hızla artan şehirleşme ile tarımı nasıl yapacağımız soruları ortada dururken, planlı tarıma geçecememişken, arz talep dengesini üretimle bütüncül bir yapıya kavuşturamamışken, üretici destekleri tartışmalı haldeyken, yani bu konuları odağımıza almamız gerekirken, bizler üzerinden yapılan kamuoyu algısı ortaya çıkarma çabasını sektör olarak kabul etmiyoruz."