Trabzon'da, yakalandığı yeni tip koronavirüsü (Kovid-19), 11 günü yoğun bakımda olmak üzere 38 gün süren tedavi sonucu yenen Yomra Tapu Müdürü Orhan Köroğlu, yaşadığı zorlu süreci anlattı.
Yaklaşık 3 ay önce boğaz ağrısı şikayeti üzerine yaptırdığı Kovid-19 testi pozitif çıkan Orhan Köroğlu, bir süre evde tedavi gördü.
Durumunun kötüleşmesi üzerine ambulansla önce Fatih Devlet Hastanesine, daha sonra Kaşüstü Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk edilen Köroğlu, 11 günü yoğun bakımda olmak üzere 38 günlük tedavinin ardından taburcu edildi.
46 yaşındaki Orhan Köroğlu yoğun bakım sürecinde bilincinin açık olduğunu söyledi.
Odada 6 kişinin entübe olduğunu belirten Köroğlu, "Yoğun bakımda insan psikolojisi maalesef çok olumsuz oluyor ama inancımız, kader anlayışımız gereği o konuda bize Allah yardım etti, direnç verdi. O şekilde o süreçleri atlattık." dedi.
Köroğlu, yoğun bakımın 3'üncü gününde, sağlık heyetinin önerisi üzerine kök hücre nakli yapıldığını ifade ederek, "Kök hücre nakli yapıldıktan sonra da kişisel gözlemim ve sağlık çalışanlarının bana anlattıkları, 2-3 gün içerisinde ciddi anlamda satürasyonumda (belirli hastalıkların teşhisinde laboratuvarda kullanılan değer) bir düzelme oldu. Açıkçası kök hücre tedavisinin faydasını gördüm. Yüzde 70-80 oranında fayda sağladı. Sağlık ekipleri de bu şekilde söyledi." diye konuştu.
Köroğlu, tedaviden sonra belirtilerinin devam ettiğini, hala konuşurken, hareket halindeyken, efor harcarken yorulma hissettiğini, sırt ağrısı olduğunu anlattı.
"Sağlık, psikolojik yönü yorucu ve yıpratıcı"
Vatandaşların Kovid-19 tedbirlerine hassasiyet göstermelerini ve kurallara uymalarını isteyen Köroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Görsel medyada veya anlatılanlarla bunun önemini bir nebze anlıyoruz ama yaşadığımızda çok daha fazla anlıyoruz. Bir nefesin bile ne kadar önemli olduğunu anlamış oldum. Çok zor bir süreç Kovid hastalığı. Sağlık ve psikolojik yönü yorucu ve yıpratıcı. O yüzden sevenlerini üzüntüye sevk etmesinler, topluma da zarar vermesinler. Artık derler ya 'Işık göründü.' Yani ölüm için böyle hazırlıklı oluyorsunuz, ölümü hissediyorsunuz. Onu yaşadık. Çünkü her şeye hazırlıklı olmak gerekiyor. Geride sevdikleriniz var ve onları düşünüyorsunuz. Bu size daha bir üzüntü veriyor. Kendinizden ziyade arkada bıraktıklarınız sizi üzüyor. 'Gerekli tedbiri daha fazla alsaydım da eşimi, çocuklarımı üzmeseydim, buna hakkım yok' diye de düşündüm. İnsanlarımızdan, halkımızdan istirhamım odur ki hem kendilerini hem sevdiklerini düşünerek gerekli hassasiyeti gösterirlerse umarım bizim başımıza gelen onların başına gelmemiş olur."
Köroğlu, aşı hakkı tanınan herkesin, başkalarını da düşünerek aşı yaptırmaları gerektiğini vurgulayarak, hastalığı bulaştırmanın büyük bir hak ve sorumluluk olduğunu kaydetti.
Devletin aşı için büyük emek sarfettiğini ve para harcadığını vurgulayan Köroğlu, "Bunun da karşılığı bulmuş olsun. Kovid-19'la mücadeleyi devletimizle, hep birlikte vermiş ve bu illetten inşallah 2022'ye kalmadan kurtulmuş olalım." dedi.
Köroğlu, sağlık çalışanlarına özverili çalışmaları için teşekkür ederek, "Bizim canımız önce Allah'a, sonra onlara emanet. Yatağa bağlı tedavimiz sürerken her türlü ihtiyacımızı birebir elleriyle yapıyorlar. Bizlere nefes oluyorlar. Tabiri caizse hayat vermeye çalışıyorlar. Bu özverili çalışmaları bizlere moral de oluyordu, gayretimizi artırıyordu, kendimizi bırakmıyorduk." ifadesini kullandı.
