Bakan Koca, Ordu, Çorum, Tokat, Amasya, Sinop ve Samsun'un sağlık müdürleri ve saha koordinatörlerinin katılımıyla Samsun Sağlık Müdürlüğünde gerçekleştirilen değerlendirme toplantısı sonrası düzenlediği basın toplantısında, bölge ve Türkiye'de koronavirüs salgınına karşı yürütülen mücadeleye ilişkin açıklamalarda bulundu.
Son haftalarda virüsün yayılım gösterdiğinin, hastanede tedavi edilmesi gereken hasta sayısının endişe verici şekilde yükseldiğinin altını çizen Koca, buna bağlı olarak ağır hasta sayısında ciddi artış yaşandığına, şikayeti bulunmayan fakat test sonucu pozitif çıkan kişi sayısındaki artışın aynı derecede gerçekleşmese de önem taşıdığına dikkati çekti.
"Sağlık altyapımızı güçlü tutmamız yönünde asıl uyarıcı olan hasta sayısıdır. Bu sayıyı azaltmak salgına karşı başarı sağlamak, taşıyıcı kaynaklı yayılımı hızla önlemeye bağlı." diyen Koca, şehir şehir yürüttükleri çalışmanın bu amaçla yapıldığını, Diyarbakır, Van, İstanbul ve İzmir'de çevre illeri de kapsayan toplantıların ardından Samsun'da, Amasya, Çorum, Ordu, Sinop ve Tokat için detaylı değerlendirmeler, planlamalar yaptıklarını anlattı.
Kovid-19 ile mücadelede aynı başarının her noktada geçerli olmasa da ekiplerin ve kentlerin sakinlerinin tırmanışın düşüşe geçebileceğini ispatladığını vurgulayan Koca, toplamda nüfusu 3 milyon 800 bine yaklaşan 6 kentte gösterilen başarının, ülkede değişmeye başlayan seyir için somut işaret olduğunu söyledi.
Bundan önce bütün cephelerde verilen savaşta gelinen nokta ve dünyadaki durumun örneğinin olmadığını, hep vurguladıkları sağlık ordusu konusunda önemli hatırlatmalar yapmak istediğini dile getiren Koca, şöyle devam etti:
"Salgın alevlendiği zaman tüm dünyada birden alevleniyor. Kovid-19 sebebiyle tedavi gören insan sayısı tüm ülkelerde 6,5 milyona, hayatını kaybeden insan sayısı 1 milyona, virüsün bulaştığı insan sayısı 33 milyona yaklaşmıştır. Bunlar ülkelerin, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ile paylaştığı verilerin toplamıdır. DSÖ ülkeleri daha etkin mücadeleye davet etmektedir. Sonbahar günlerinin birbirini ölümler dalgası halinde izleme ihtimaline işaret edilmektedir. Bilim Kurulumuzun bu aylarla ilgili uyarılarını sizlerle birçok kez paylaştım. Koronavirüse karşı aldığımız tedbirleri ihmalsiz uygularsak, influenza adlı virüsün yol açtığı gripten de korunmuş oluruz. İki virüsle aynı anda mücadele etmek zorunda kalmayız. Bu önemlidir."
Bakan Koca, mevsimsel hastalık olan grip ile Kovid-19'un benzer belirtiler taşıdığına işaret ederek, "Sebebi grip olan bazı şikayetlerle Kovid-19 hastası olduğunuzu düşünebilirsiniz. Grip, bildiğiniz gibi ateş, kas ve eklem ağrıları, halsizlik, baş ağrısı, kuru öksürük gibi belirtilerle ortaya çıkan mevsimsel bir hastalıktır. Aynı şikayetler Kovid-19 hastalığında da karşımıza çıkmaktadır. Bu şikayetlerin yaygın görülmesi durumda Kovid-19 şüphelisi görünümü veren hastalarımız da artacak, asıl düşmanımız olan salgınla mücadeleye ayrılan zaman ise azalacak. Özetle karşımızda artık iki virüs var. Elimizde ikisini de yenecek 3 tedbir bulunuyor; temizlik, maske, mesafe." ifadelerini kullandı.
Vatandaşlara Kovid-19'u hafife almamaları uyarısında bulunan Koca, "Kanuni Sultan Süleyman'ın meşhur bir sözü var; cihanda bir nefeslik sıhhat gibi saadet yoktur. Bir nefeslik sıhhatin ne anlama geldiğini entübe edilen hastalarımızla müşahede ettik. Sizden, içlerinden biri olduğum sağlık çalışanları adına ricada bulunuyorum. Bulaşıcı hiçbir hastalığı hafife almayın. Söz konusu Kovid-19 ise asla hafife almayın. Virüs belki size güç yetiremeyebilir. Sizden bulaştığı kişinin hayatını ise altüst eder. Onu bir tek nefese muhtaç bırakır." diye konuştu.
Bakan Koca, "Özellikle şu dönemde ilave, daha sert tedbirler almak gibi bir yaklaşımımızın olmadığını söyleyebilirim." dedi.
Bir basın mensubunun, "Okulların açılması vaka sayılarını etkiledi mi?" yönündeki sorusu üzerine Koca, okulların açılmasıyla eğitim alan öğrenciler açısından herhangi bir artış olmadığını, bir sorun bulunmadığını çok rahatlıkla söyleyebileceğini belirtti.
"Genel anlamda da Türkiye genelinde 3-4 il dışında vaka sayılarının, yani test yapılarak pozitif olduğumuz vakalardan bahsediyorum, hastanede yatan hastalardan bahsetmiyorum. Hastanelerde azalış söz konusu ama vaka sayılarında önemli oranda düşüş olduğunu ifade etmek istiyorum." diyen Koca, şöyle devam etti:
"6 ilimizde ortalama vaka sayılarındaki düşüşü ifade ettim. Yani yüzde 30'lardan, yüzde 55'lere 60'lara kadar düştüğünü, bununla beraber poliklinik sayılarında da giderek yarı yarıya neredeyse azalmanın olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Dolayısıyla şu dönemde vaka sayısının ayrıca düştüğü bir dönem olduğunu... Zaten başlayan hazırlık ve birinci sınıfta ve tercihe bağlı olarak gelen öğrencilerimizdi. Bu anlamda da şu an önemli bir sorun olmadığını... Önümüzdeki haftalarda Bilim Kurulu bu salgının seyrini değerlendirerek kademeli geçişi gündemine alacaktır."
Sağlık personeli atamalarıyla ilgili son gelişmelerin neler olduğu yönündeki soru üzerine Bakan Koca, özellikle bu dönemde açılan ve açılacak hastaneler bulunduğunu söyledi.
Bu çerçevede çalışma yapıldığını, bir iki hafta içinde alınabilecek personelin ne kadar olacağı, sayıları ve ne zaman alınmasıyla ilgili detaylı açıklama yapılabileceğini aktaran Koca, "Bu, çok uzak değil. Önümüzdeki haftalar, hem sayı hem hangi alanlarda bu alımın yapılacağını zaten söylemiş olacağız ve ilan etmiş olacağız. Bu yıl alım için çıkmış olacağız." diye konuştu.
Kış mevsimine yaklaşılmasıyla koronavirüsle ilgili ek tedbir alınıp alınmayacağı sorusu üzerine Bakan Koca, şöyle dedi:
"Özellikle şu dönemde ilave, daha sert tedbirler almak gibi bir yaklaşımımızın olmadığını söyleyebilirim. Çünkü şu an aldığımız tedbirlerle vaka sayısının giderek düşmeye başladığını Türkiye genelinde ifade etmiştim. Bu, yer yer bazı illerimizde sorun olduğunda, artış söz konusu olduğunda il hıfzıssıhha kurullarımız zaten bölgesel, il, hatta ilçe, mahalle bazında, köy bazında karar alabilme yetkisine sahip. Dolayısıyla Türkiye genelinde şu an alınan kararlar dışında ilave bir yasak düşünülmüyor. Özellikle şu dönemde bizim tedbirlere uyumumuz son derece önemli.
Önümüzdeki bir iki ay içinde bir araya gelişlerin, kapalı ortamlarda bulunabilirliğin fazla olmasıyla viral enfeksiyonların artabileceğini biliyoruz. Virüsün halen virülansını değiştirmediğini de biliyoruz. Yani virüsün hastalık yapıcı etkisi devam ediyor. O nedenle önümüzdeki aylar bu etkinliğin azalabilmesi, bulaşıcılığın azalabilmesinin en önemli engellerinden biri mesafe ve maske olacak. Dolayısıyla mesafe ve maskeyi önümüzdeki aylar daha hassasiyetle, daha yaygın şekilde uygulamamız gerekiyor. Bununla ilgili daha sıkı tedbirlerin alındığını, ceza dahil olmak üzere, tahsili dahil olmak üzere birtakım yaklaşımlar, Sayın Cumhurbaşkanımızın da ifade ettiği şekliyle devreye girmiş durumda. Dolayısıyla bunun dışında ilave bir tedbir düşünülmüyor.
Ayrıca ilave olarak HES kodunu biliyorsunuz. Bizim vakalarımız HES sisteminde yer alıyor. Liste olarak gördüğümüz için pozitif ve temaslıların hareketini engellemek, izolasyonlarını mutlaka sağlamak noktasında özellikle birçok alana girişte HES uygulaması yaygınlaşabilir ve yaygınlaştırmak istiyoruz. Bunun dışında ilave bir tedbir gündemimizde yok."
Güncelleme Tarihi: 25 Eylül 2020, 21:25