AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın HDP'nin kapatılması istemiyle yeniden dava açmasını, "Zaten HDP ile ilgili olan iddianame Anayasa Mahkemesi tarafından 'eksikler var' diyerek iade edilmişti. Zannediyorum eksiklerin tamamlanmasıyla tekrar başlayan bir süreç" ifadeleriyle değerlendirdi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlığında AK Parti Genel Merkezi'nde gerçekleştirilen Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı devam ederken AK Parti Sözcüsü Çelik gazetecilere açıklamalarda bulundu.

Türkiye'nin terörle mücadelesinin büyük bir güçle devam ettiğini belirten Çelik, ülkenin muhafazası için bu mücadelede şehit olanlara Allah'tan rahmet, şehit ailelerine başsağlığı, yaralılara da acil şifa diledi.

'EYLEM PLANI TAVİZSİZ ŞEKİLDE UYGULANACAK'
Marmara Denizi'nde ortaya çıkan müsilaj sorunu hakkında da değerlendirmelerde bulunan Çelik, "Çevre ve Şehircilik Bakanımız bir çalıştay düzenledi, partimizde de Çevre ve Şehircilikten sorumlu Genel Başkan Yardımcımız konuyu takip ediyor. Hepimiz bu konuyla yakından ilgiliyiz, son derece tedirgin edici bir tablo.

Tabii burada ortaya çıkan Çevre ve Şehircilik Bakanımızın açıkladığı eylem planı her açıdan güçlü bir şekilde takip edilecek ve gerekenler güçlü bir şekilde yerine getirilecek. Cumhurbaşkanımız 5 Haziran Dünya Çevre Günü vesilesiyle yaptığı açıklamada, konuyu bizzat takip ettiğini ve talimatlarını verdiğini ifade etti.

Tabiat rakibimiz değil tabiat arkadaşımızdır, evimizdir, çevre kaderimizdir. Tabiatı rakip gibi gören bir anlayış asla söz konusu olamaz. Bu deniz salyası sorununun kendi kaderimiz olan tabiatı, bütün bu tehlikelerden korumak ve kurtarmak için çok ciddi bir uyarı olarak ele alınması gerektiğini değerlendiriyoruz. Bakanımızın açıkladığı eylem planı tavizsiz bir biçimde uygulanacaktır" diye konuştu.

'TEMEL ATMAMA TÖRENİNİN YANLIŞLIĞI ORTAYA ÇIKTI'
Marmara'daki sorunla, ileri teknolojiyle biyolojik arıtma tesisleri yapmanın ne kadar önemli olduğunun ortaya çıktığını kaydeden Çelik, "Biyolojik arıtma tesisi yapmamakla övünmenin, bunlarla ilgili temel atmama töreni düzenlemenin de ne kadar yanlış bir iş olduğu bir kere daha ortaya çıktı.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığından 300 kişilik bir ekip 91 noktada Marmara Denizi'nin denetimlerini sürdürüyor. Acil eylem planı hemen devreye girmiştir. Bu 3 yıllık plan çerçevesinde tamamlanacak bir eylem planıdır. Tabii ki bütün dış şartlar ne olursa olsun, iklim değişikliğinden başka unsurlara kadar insan eliyle kirlenme konusunda en güçlü mücadeleyi vermemiz gerektiğini bir kere daha ifade ediyorum. Arkadaşlarımız Meclis'te de bu konunun takibini yapacaklar.

Grup Başkanvekillerimizden bilgi aldık. Önergeler verilecek ve bu çerçevede bütün partilerin katılımıyla bunun takibi gerçekleştirilecek. Partimiz gerek Meclis'te gerek genel merkezde bu konunun yakın takipçisi olmaya devam edecek. Bu gündemimizde kalmaya devam edecek. İnşallah bu eylem planının hayata geçmesi demek ortaya çıkan bu kötü manzaranın yok edilmesi için adımların atılmaya başlandığının göstergesi" ifadelerini kullandı.

HDP'YE AÇILAN KAPATMA DAVASI
Ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Çelik, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın HDP'nin kapatılması istemiyle yeniden dava açmasıyla ilgili, "Zaten HDP ile ilgili olan iddianame Anayasa Mahkemesi tarafından 'eksikler var' diyerek iade edilmişti. Zannediyorum eksiklerin tamamlanmasıyla tekrar başlayan bir süreç" dedi.

'MECLİS KAPANMADAN BU YASAYI GEÇİRECEĞİZ'
Çelik, hayvan hakları yasasının ne zaman çıkarılacağının sorulması üzerine de şunları söyledi:

"MYK'da son kez görüşüyoruz. Geçen sefer sunum yapıldıktan sonra Cumhurbaşkanımızın ve arkadaşlarımızın kurulacak mekanizmalar ve değiştirilecek yerlerle ilgili bazı değerlendirmeleri oldu

. Bunun tekrar çalışılıp getirilmesini Cumhurbaşkanımız söylemişti. Cumhurbaşkanımızın kesin talimatı, son kez değerlendireceğiz. Son noktayı koyacağız. Bu dönem Meclis kapanmadan bu yasa hayata geçecek. Cumhurbaşkanımızın kesin talimatı budur. Bu konuda haberler duydukça içimiz eziliyor. Hayvanlar hayatta bizim kader arkadaşımızdır. Her şeyden önce candır. Canlara yapılan bu işkenceleri sona erdirmek açısından, azaltmak açısından bu yasanın önemli bir işlevi olacağını düşünüyoruz." 

'SİLAHLI TERÖR ÖRGÜTLERİNİN KULLANDIĞI BİR ÜSLUP'
Çelik, Türkiye İşçi Partisi Milletvekili Ahmet Şık'ın katıldığı televizyon programında kullandığı ifadelerle ilgili de, şöyle dedi:

"Milletvekili sıfatı taşıyan bir kişinin ' devlet katildir' demesi, 'seri cinayetler işliyor' demesi. Bu üslup silahlı terör örgütleri tarafından kullanılan üslup. Bu ülkenin meşruiyetine inanan herkesin bu milletvekilini lanetlemesi gerekir. Böyle düşünüyorsa TBMM'de ne işi var? Böyle bir ikiyüzlülük kabul edilebilir bir şey değil. Bir devlete 'katil' demek o devletin millet tarafından verilmiş meşruiyetine saldırı demektir. Türkiye egemen bir devlettir. TBMM milletvekili sıfatı bunu kaldırmaz. Zaten hakkında soruşturma açılmış.

Muhalefetten bazılarının da 'arkadaşımızdır, dostumuzdur, onurumuzdur' diye sahiplenme açıklamaları var diye duydum. Bu yaklaşım, bunlar kendi partilerin meşruiyetini tartışmaya açar. Bugün silahlı terör örgütü mensubu konuşsa ne diyecek? Bu şahsın söylediğini söyleyecek. Yargı soruşturmasını açmış, kararını verdikten sonra parti olarak üzerimize düşen vazife olursa gereğini yerine getiririz." 

'BİZİM ARZUMUZ NEGATİF SAYFALARI DEVREDEN ÇIKARMAK'
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın NATO zirvesinde ABD Başkanı Biden'le yapacağı görüşme hakkında da değerlendirmelerde bulunan Çelik, "İki liderin yüz yüze ilk görüşmesi olacak. Daha önceden tanışıyorlar. Sayın Biden Başkan Yardımcısı iken Cumhurbaşkanımız ile yakından tanışıyorlar. Birbirlerinin siyasi yaklaşımlarını biliyorlar.

Şimdi büyük bir ajandaya sahibiz. ABD ile müttefiklikten başlayarak, çok uzun dünyanın çeşitli yerlerinde pek çok mücadelemiz oldu. Bu büyük ajandanın içinde olumsuz sayfalar var. En son sözde Ermeni soykırımı, Kıbrıs konusunda Rum kesimine destekleri, PYD/YPG terör örgütüne, FETÖ'nün himayesi edilmesi gibi temel konular var. Bizim arzumuz negatif sayfaları devreden çıkarmak. Müttefikimizle aramızdaki sorunları çözmek" dedi.