Feti Yıldız Bengütürk kanalında katıldığı programda özetle, "24 Haziran'da Cumhur ittifakının bir bireyi olarak seçimlere girdik. AK Parti ve Milliyetçi Hareket Partisi'nin ortak adayı olarak Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a  destek verdik. Sayın Erdoğan bu seçimlerde 52,6 oy aldı. Biz MHP olarak o seçimlerde 11,1 oy alırken AK Parti'de 42,6 oy aldı. Bizler MHP olarak her türlü iftiraya, melanete ve şerre göğüs gererek bir takım oyunları bozduk.

GÖRÜNEN KÖY KILAVUZ İSTEMEZ

24 Haziran'ı zafer olarak sonuçlandırdık. Artık önümüzde yeni bir seçim süreci var. 24 Haziran zaferini yeni seçimlere de taşımak zorundayız. Biz ülkemizin geleceğini ve yarınlarını düşünen partiyiz. Her hangi bir başarısızlık olursa zillet ittifakı yeni anayasayı tekrar tartışmaya açacaktır. Ellerinden geleni yapacaklarının farkındayız. MHP olarak fedakarlıklara hazırdır. Elbette İstanbul, Ankara, İzmir gibi illerde kendi adayları ile seçimlere girmek ister. İstanbul'da Binalı Yıldırım isminin aday çıkacağını düşünüyorum. Görünen köy kılavuz istemez. İstanbul, Ankara ve İzmir'de aday çıkartmayacağız. MHP'li seçmenimizin destek vereceğini düşündüğümüz insanlar bu kentlerde aday gösterilecek. Seçmenlerimiz bu isimlere gönül rahatlığı ile oy verebilirler Bu üç ilin ilçelerinde elbette adaylarımız olacak.

YILDIZ'DAN MANSUR YAVAŞ YORUMU

Mansur Yavaş paylaşılmaz bir isim değil. Bu zamana kadar gösterdiği bütün başarıları MHP kimliği ile başarmıştır. MHP'den koptuktan sonra bir başarısı yok. Bize göre ve yapılan araştırmalara göre hiç bir şansının olmadığını görüyoruz. Hakkında farklı farklı iddialar var ancak biz kesinleşmiş bir hüküm olmadan yorum yapamayız.

ABD'NİN İSTEDİĞİ OLMAYACAK

Şanlı ordumuz bir hazırlık içerisinde. Suriye'nin kuzeyinde PKK ve yandaşları bir terör devleti kurmak istiyorlar. Bunun arkasında da ABD'nin olduğunu biliyoruz. Ordumuz inşallah önümüzdeki günlerde bu teröristlerin başını ezecek ve paramparça edecek. Kahraman Türk askerleri bu harekat ile ABD'nin hayalini kurduğu, İsrail'e kardeş devlet isteğini inşallah engellecek. Buna gönülden inanıyoruz.

BİZ ÜZERİMİZE DÜŞENİ YAPIYORUZ

Sayın Genel Başkanımız Devlet Bahçeli 12 Mayıs 2018 tarihinde kader mahkumları ile ilgili düşüncelerini aktardı. Kaderimizi değiştirmek bizim harcımız değil ancak kader mahkumlarının elinden tutup onları ailelerine kavuşturmak bizim elimizde olabilir dedi. Onların ikinci bir fırsat hak ettiğine inanıyorum diyerek toplumsal bir barışın önünü açtı. Bilindiği üzere toplumda köklü sistem değişiklikleri olduğunda toplumsal uzlaşmalarda gündeme gelir. Dünyanın çok yerinde bu durumun örnekleri vardır. Biz MHP olarak seçim beyannamemize bunu ekledik. Ancak bu af kapsamına bütün suçların dahil olmayacağını da açık açık belirttik. Devlete karşı işlenmiş suçlar, terör suçları, kadına şiddet suçları, Cinsel taciz suçları bu af konusunun dışında olmalı dedik. Daha sonra da bu söylemlerimizin arkasında durduk. Tek tek araştırdık ve af kapsamında olan suçları belirterek meclise kanun teklifimizi verdik. 19 Mayıs 2018 tarihinden önce işlenen suçlar için bu affı istedik ki farklı yerlere çekilmesin. 19 Mayıs tarihinde Gazi Mustafa Kemal Atatürk bu ülkede Kurtuluş Savaşını başlatmıştır. Bu tarihin ülkemiz için çok özel olduğunu düşündüğümüz için 19 Mayıs'ı seçtik. Vermiş olduğumuz kanun teklifinin yasalaşması için 360 milletvekilinin destek vermesi gerekiyor. MHP'nin vekil sayısı belli. Direkt çıksın dememizle ne yazık ki af çıkmıyor. Biz üzerimize düşeni yapıp kanun teklifini verdik. Teklif adalet komisyonuna gitti. Bu komisyonda bir kanun teklifi 45 gün bekler. Eğer bu teklif 45 günden sonra genel kurula indirilmezse teklifi veren vekil doğrudan bu teklifin doğrudan genel kurula indirilmesini isteyebilir.

AF BİR İHTİYAÇ

Af toplumsal bir ihtiyaç. Af konusu deyince akla ilk gelen isim benim. Gece gündüz bu konu ile ilgileniyorum. Bütçe konuşması yapmam gerekirken süremin tamamını bu konuya ayırdım. İnsalarımız bu konuda çok istekliler. Bana ulaşan vatandaşlarımızın da tamamına yakını af konusunda taleplerini belirtiyorlar.

BU ÇOCUKLAR TOPLUMA KAZANDIRILMALI

Ceza evlerimizde 262 bin vatanadaşımız bulunuyor. 195 bine yakını da hükümlü durumda. 51 bin uyuşturucudan içeri giren insanımız var. 40 bine yakın terör suçlusu var. 25 bine yakın adam öldürme ve yaralamadan kaynaklı, dolandırıcılık, hırsızlık gibi suçlardan içeride olanlar var. Bir ülkede 51 bin insan uyuşuturcu suçundan içerdeyse bu ülkede bir sorun var demektir. Denetimli serbest olanlar da bu rakama dahil değil. 600 bin kişi denetimli serbest bir şekilde dolaşıyor. Bu 600 binin de yüzde 10'u uyuşturucu suçundan yargılanıyor. Uyuşturucu ile ilgili özel bir çalışma yaptım. Bu suçu işleyen çocukların tamamına yakını yoksul halk çocukları. Bu çocukların birilerinin elinden tutması gerekiyor. Bu çocukların rehabilite edilip topluma kazandırılması gerekiyor. Cezaevi şartlarında bu durum söz konusu değil. İçerde bulunan insanlar da zor şartlar alında yaşıyorlar. İkili üçlü şekilde uyuyorlar. Yerlere yatak serilmiş durumda. Tuvalet önlerinde uyuyorlar. Bana resimler geliyor ben görüyorum. Bu kişilerin insan olduğunu unutmayalım. Yukarıda Allah var. Günahtır günah. Üç beş gram uyuşturucu bulundurduğu için içeride olan çocuklar var. Ben araştırdım içeride bir tane uyuşturucu baronu yok. Tamamı yoksul, gariban çocuklar. Affedilmeli demiyoruz ama bir indirim şart.

BU KARARLAR YENİDEN DENETLENMELİ

Cezaevlerinde bu kadar insanın olmasının en önemli sebebi FETÖ'dür. Bu örgüte üye olan, bu örgüt için çalışan içeri alındı. 15 Temmuz sürecinden sonra devletimiz ilk olarak yargıdaki bu FETÖ'cüleri temizlemeye başladılar. Bu insanların davaları da devam ediyor. Yargılamanın yenilenmesi de bu probleme cevap veremiyor. Teklif hazır ama henüz meclise sunmadık. FETÖ'cü hakimlerin vermiş olduğu kararlarında yeniden gözden geçirmesi gerekiyor. Bu kararlar huku dışı kararlardır. Bu insanların hakimlik sıfatı yok ki karar verebilsin. Türk Milleti adına da bu kararların yeniden incelenmesi gerekiyor. Bu ülke bir hukuk devletidir. Dosya sayısı çok baş edemiyiz gibi bahanelere de gerek yok. Yapılmak istendikten sonra da illaki bir yolu bulunur. Adaletsiz kararların düzeltilmesi gerekiyor" ifadelerini kullandı.