Kazım Kurt ES TV'de katıldığı 'Eskişehir'in Nabzı' programında özetle şu ifadeleri kullandı;
En baştan söylemek gerekirse ben Eskişehirsporluyum. Bir kere sözlerime başlamadan önce bunu belirtmek istiyorum. Ben çocukluğumdan bu zamana kadar Eskişehirspor tribünlerine gitmiş bir insanım.
Eskişehirspor’un her şeyden önce iyi yönetilmesi gerekiyor. Bu işler açlık grevi ile çözülmez. Akıl, mantık ve diyalog ile bu işler çözülebilir. Eskişehirspor bu kentin en önemli gücü. Anadolu Yıldızı payesini almış bir markadan bahsediyoruz. Kentin bir araya gelmesi konusunda bir problemi var. Ama en kolay toplanabileceğimiz konu Eskişehirspor konusu. Ben Kazım Kurt olarak en doğru ismin Sinan Özeçoğlu olduğunu kabul ediyorum. Kendisi ile de görüştüm. Değerlendirmeler de yaptık. Desteklenmesi konusunda da hem fikiriz. Kendisi bazı görüşmeler yaptıktan sonra son kararını verecek.
Sinan Özeçoğlu’na yapılan baskılar samimi değil. Bu arkadaşlar 3 ay önce Osman Taş’a baskı yapıyordu. Kaan Ay gitsin, Osman Taş gelsin diyorlardı. Kişisel kariyer hırsı ile bu işler olmaz. Önce o taraftar liderlerinden birisi, o grubu kullanarak gelmiş olduğu belediye meclisinden ya da partisinden istifa edecek. Hem Eskişehirspor’u bu noktaya getirenlere, para bulamayanlara omuz vereceksiniz sonra da çıkıp Yılmaz Büyükerşen neden para vermiyor diyeceksiniz. Böyle konuşmak hiç kimsenin haddi değil. Samimiyseniz o partiden istifa ederek tribünlerinize geri dönün.
Halil Ünal’ı taraftarlar göreve çağırdı. Kim gönderdi, yine taraftarlar gönderdi. Ben Eskişehirspor taraftarıyım ama o tribün liderleri benim liderim değil.Günün koşullarına göre Başkan arayarak bu işler olmaz. Eskişehirspor’u yönetmek ciddi bir iştir.
Ben zamanında uzlaştırmaya çalıştım. Ben Kazım Kurt olarak üzerime düşeni yerine getirmeye çalıştım. Osman Taş bana o gün, “benim ekibimde, param da, Avrupadan hocalarım da hazır” dedi. Ben şimdi kendisine sormak istiyorum. Hani nerede? O zaman da bu arkadaşlar onun yanındaydı. Ben o zaman kendilerini uyardım. Şimdi de Osman gitsin, Sinan gelsin diyorlar.
Sinan Özeçoğlu daha önce başkanlık yaptı. Tecrübeli bir isim. Sinan Özeçoğlu’nun güvenilir bir yönetim kurması gerekiyor. Bütün kurumları yan yana getirmeye çalışması lazım. Ben kongenin 13 Ekim’e erteleneceğini düşünüyorum. Şeref tribünü dolduranlar, beş kuruş vermeden maça girenler çıksın piyasaya bu cenazeyi kaldırsın. Maça gidiyorum şeref tribününde yer yok. Bakıyorum AK Parti’nin bütün yöneticileri orayı doldurmuş. Bu işin bir raconu ve oluru vardır. Sinan bey doğru bir yönetim listesi yapsın para bulunması konusunda da çaba gösteririm. Bu mesele 30 bin Eskişehirspor taraftarının meselesi değil, bütün bir kentin meselesi. Kenarda durmak olmaz. Yöneticilerin ve seçilmişlerin işi de bu sorunlara çare bulmaktır. Eskişehirspor’u Eskişehir kentine ne kadar ekonomik katkı bulunduğu ortada. Eskişehirspor’da başkanlık ve yöneticilik yapmış insanları anlamakta sorun yaşıyorum. Tek tek baktığımız da hepsi kendi firmalarında çok başarılı iş insanları. Kendi şirket ve firmaları çok iyi kazanıyor. Ama bu başarıları ne yazık ki Eskişehirspor’a yansımıyor.
Ülkemizde yasalar çok açık. Belediyeler profesyonel spor kulüplerine maddi destekte bulunamaz, yönetim kurullarına giremez. Böyle bir nedenden dolayı bize hala kaç para vereceksiniz diye sorulması doğru değil. Ama para bulunması konusunda yardımcı olmaya çalışırız. Deplasmanlara otobüs temin edebiliyoruz. Eskişehirspor Vakfına biz belediyeye ait reklam bilboardlarını temin ettik. Serdal Eroy ile görüştüm. Altyapı için destek sözü verdim. Ama kulübün yöneticisi deplasmandaki maça gitmezse, az biraz para verip bir oyuncunun boşa çıkmasını engellemezse siz bir belediye başkanı olarak ne yapacaksınız. Bizim öncelikle doğru yaklaşım bekliyoruz. Eskişehirspor bu sezon küme düşmesin büyük başarıdır. Önümüzdeki sezonlarda tablo döndürülebilir hale getirildikten sonra şampiyonluk hedefi kovalanabilir. Taraftarın öncelikle bunu kabul etmesi gerekiyor.
Herkesin bildiği ama konuşamadığı bir konu var. Kimse konuşamıyor bari ben söyleyeyim. Alırsın üçüncü ligden bir takım borcu sıfırlarsın. Eskişehir’in daha mantıkla bu işe yaklaşması gerekiyor. Kimse kusura bakmasın. Bu kadar ciddi borçlar varken bazı şeyleri de kabullenmek gerekiyor. Eskişehirspor’un tarihi falan denilebilir ama gerçekçi olmak lazım. Bir formül bulunursa ben yardıma hazırım. Belediye bütçesinden değil ama şahsi olarak bir şeyler ayarlarız.
