Anadolu Ateşi programında konuşan 16 yaşındaki oyuncu özetle şu ifadeleri kullandı.
“Karşılaşmadan önce hocalarım bana kendini hazır tut. Oyuna girme ihtimalin çok yüksek dediler. Bedirhan Altunbaş benim öz ağabeyim. Maçtan önce de ağabeyimle konuşurken ‘Oyuna girip 75. dakikada gol atacağımı hissediyorum’ demiştim. Hislerim beni yanıltmadı. Pozisyonu iyi takip ettim ve top önüme düştü. Bana da topu filelere göndermek düştü. Kariyerimdeki ilk golümü böyle zorlu bir deplasmanda kaydetmek bana çok büyük bir mutluluk verdi.
Bursaspor maçı zor bir maçtı. Atmosfer olarak da zor bir maçtı. Puan veya puanlar almamız gerekiyordu. Ligin son bölümü yaklaşıyor. Her maça özel olarak hazırlanıyoruz. Ligde kalmak gibi bir hedefimiz var. Bu hedefimizi olabildiğince erken bir haftada garantilemek istiyoruz. Vermiş olduğumuz mücadeleyle tüm Türkiye’ye örnek olmaya devam ediyoruz.
Mustafa Özer hocamız geldiğinden bugüne 4 maça çıktık ve 8 puan kazandık. Sadece 1 gol yedik. Mustafa hocamızın gelişi takımı çok olumlu yönde etkiledi. Kendisi genç oyuncular açısından çok büyük bir şans. Tolga olsun, ben olayım, diğer genç oyuncular olsun sırası gelen forma giyiyor ve elinden geleni yapıyor.
Bursaspor maçında yüzüme yakın mesafeden sert bir top geldi. Burnumun kırıldığını düşünmüştük. Sabah doktora gittim. Çok önemli bir şey yokmuş. Ben alışkınım. Sağlık durumum şuan çok iyi ve Milli Takım kampına gidiyorum.
Öz ağabeyimle aynı sahada olmak, aynı arma için mücadele etmek çok özel bir duygu. Her futbolcuya nasip olmaz. İnşallah birgün ağabey kardeş avrupada birbirimize rakip oluruz.
Henüz 16 yaşındayım. Birkaç gün sonra 17 yaşıma gireceğim. Kariyerimdeki ilk hedefim Eskişehirspor ile ligde kalmak. Sonra Eskişehirspor formasıyla şampiyonluk yaşayarak Süper Lig’e çıkmak. Avrupa’ya transfer olmak gibi bir hedefim var ama önceliğim Eskişehirspor’un başarısı.
Üç sene önce futbolcu ağabeylerimin elinden tutup sahaya çıkıyordum. İki sene önce top topluyordum. Geçen sene oynamaya başladım. Bu sene de gol atmak nasip oldu. Altyapıdaki arkadaşlarıma ve kardeşlerime ‘hayallerinizin peşini asla bırakmayın’ demek istiyorum. Tribünlerde büyüdük. Eskişehirspor’un koyu bir taraftarıyım. Ömrüm boyunca da bu böyle olacak.
Eskişehirspor taraftarları hakkında söylenebilecek tüm cümleler kurulmuştur. Çok fazla anlatmaya gerek yok. Her maç muhteşem işlere imza atıyorlar. Dün yine deplasman tribünü simsiyahtı. Daha önce Türkiye’de hiç böyle bir tribüne denk gelmemiştim. Bursa’da örnek gösterilecek bir performansa imza attılar. Hakları ödenmez. Kulübümüze inanılmaz sahip çıkıyorlar. Yönetim tribünden gelme, futbolcular tribünden gelme. Daha ne olabilir ki.”
