ES TV’ye özel röportaj veren Topkaya şu ifadeleri kullandı;
"Son günlerde kamuoyunda başkan ile alakalı, istifa edip gelme süreci, daha sonrasında devam eden süreç, destekler gibi konularla bilgi vermek istiyorum. Öncelikle yönetim kurulumuz 30 Mayıs 2019 tarihinden sonra göreve gelmiş olup bu süreçte son derece yoğun bir şekilde FIFA dosyaları, alacak dosyaları, kulüp lisansı transfer yasağı gerektiren dosyalar, puan silme cezaları gerektiren dosyalar gibi borç dosyalarımız hakkında yoğun bir çaba harcıyoruz.
Eskişehirspor her zaman söylediğimiz gibi zor günlerden geçiyor. 1 Haziran 2019’dan bugüne kadar üyelikler, bağışlar, kombine bilet satışları, loca satışları gerçi locadan henüz gelir elde edemedik, bu süreçte kasamıza giren toplam tutar 1 milyon 55 Bin TL. Bu gelirin üzerine 1 milyon 487 Bin TL Osman Taş tarafından verilmiş bir para var. Daha önceki yönetimdeyken de 250 Bin TL gibi bir para vermiş ve 1 milyon 750 Bin TL gibi bir para Osman Taş tarafından verilmiş ve diğer yönetici arkadaşların finansmanı da 450 Bin TL. Toplam 2 Milyon 900 Bin TL başkan ve yönetici artı 1 Milyon 55 Bin TL de bilet, bağış ve kombine satıştan gelir elde ettik.
Eskişehirspor’un geleceği ve bekası için çalışma sarf ediyoruz. Bütün yönetici arkadaşlarımla beraber büyük bir özveri harcıyoruz. Paylaşmak istediğim bir diğer konu İcra Kurulu döneminde yani geçen senenin 30 Mayıs 2018 ve 30 Ağustos 2018 tarihindeki üyelikler, bağışlar ve kombine satış ile loca satıştan elde edilen geliri sizlerle paylaşmak istiyorum. 2018’in aynı döneminde İcra Kurulu’nun olduğu dönemde 5 Milyon 500 bin TL kulüp kasasına para girmiş. Sadece üyelikler, bağışlar, kombine satış ve localardan. Dolayısı ile kulüp gelirlerinde çok ciddi bir eksilme var. Elde edilen gelirler maalesef kulübümüzün içinde bulunduğu borç külfetini taşımaya yetmiyor. Bizim burada kampanyalardan elde edilen gelirler ve bu gelirlerin eşit dağılımı konusunda büyük bir hassasiyet gösteriyoruz ama dosya ve külfet çok olunca biz bu yükün altından şu anda yeni planlarla çıkmaya çalışıyoruz. Maalesef beklediğimiz desteği görebilmiş değiliz.
CAS ve FIFA’daki ceza gerektiren dosyalardan bahsetmek istiyorum. Malumunuz son dönemde bir Toko dosyası var. Toko dosyasında daha önce 296 Bin 800 Euro’luk borçla protokol yapılık 130 Bin Euro’luk bir kısmı ödenmiş. Geriye kalan kısmı Toko’ya bugüne kadar ödenebilmiş değildir. 26 Temmuz 2019 tarihinde bir ihbarname yabancı avukatı tarafından gönderilmiş. Fakat şu anda 19 Ağustos 2019 tarihinde Osman Taş tarafından avukatı ile görüşüldüğü bize bildirilmiş ve kendisinden 15 günlük süre talep edildiği ifade edilmiştir. Bununla ilgili avukattan henüz bir dönüş alamadık. Kendisi ile konu ile ilgili istişareyi Osman Taş yaptı 15 gün süre olduğunu kendisi belirtti. Bu konu ile ilgili bilgi bekliyoruz.
Bunun yanında Patrick Nork diye bir menajer dosyamız var bu da 112 Bin Euro artı yüzde 5 faizi ve 16 Bin 120 İsviçre Frankı cezası var. Buradan transfer yasağı bulunuyor kulübün. Ödeme yapılmadığı takdirde puan silme yaptırımı ile karşı karşıya kalabiliriz. Pinto dosyası malum 493 bin Euro bir borcumuz artı yüzde 5 faizi bulunuyor. Bununla ilgili bir protokol ifa etmiştik. Bu protokole göre ayın 20’sinde 100 bin Euro ödememiz gerekiyordu ama bu parayı ödeyemedik. -6 yemiştik bu dosyadan önümüzdeki risk de lig düşümü. Bu dosya devam ediyor.
Funes Mori dosyası var. 122 bin 850 Euro, yüzde 5 faizi ve 15 bin İsviçre Frankı cezası var. Dosyada transfer yasağı uygulanmış ama bugüne kadar kendisine de ödeme yapılamamıştır. Bu dosyadan da puan silme riski ile karşı karşıyayız. Kulach dosyamız var. Bununla ilgili daha önce yapılmış protokol var. 80 bin Euro alacağına karşılık 30 bin Euro ödenmiş. Biz yönetime geldikten sonra kendisine 10 bin Dolar daha ödedik. Eğer protokol geçerli derlerse zamanında ödeme yapılmadığı için geçersiz sayabilirler. Yada feshetme hakları var. Geçerli sayılırsa 40 bin Dolar, protokolü bozarlarsa 70 bin dolar Kulach’a borcumuz var.
Ben Khalifa dosyası bulunuyor. 405 Bin Euro, yüzde 5 faiz ve 20 bin İsviçre Frangı olmak üzere CAS’tan gelen ceza var. Burada öngörülen ceza puan silme olarak karşımıza çıkıyor. Bunun yanında yargılaması devam eden Boffin, Akaminko dosyalarımız var. Ayrıca göreve geldikten sonra yetiştiricilik bedelleri var. Bunlarla ilgili çalışmayı yapıp Eintracht Frankfurt’a ödeme gerçekleştirdikPanathinaikos ile bir protokol var. Zelos kulübü var daha önce dosya kapanması talep edilmişti. Sinisca var, karşı taraftan borcun ödendiğine dair yazı mevcut. Bunun yanında Tanase dosyası var. Gerekçeli karar daha gelmedi, talep edildi. Sparta Rotterdam dosyası var ödemeleri yaptık ve dosyayı kapattık. Eskişehirspor ile Guenzo kulübü arasında 20 bin Euro artı 2 Bin Euro ödeme yapılaması gerekiyor. Aksi takdirde disiplin komitesine sevk edilecek dosya. Bir taraftan Junio dosyası ile protokol devam ediyor. Daha önce kapanmış Defederico dosyamız var. FIFA dökümümüz bunlar.
Biliyorsunuz Fuat Çapa hocamızın bir açıklaması vardı. Hocamız verilen sözlerin tutulmadığını ifade etmişti. Buna istinaden de takımda problemler yaşadığını, yönetime gerekli görüşmeleri yapıp Cuma gününe kadar verilen sözlerin tutulmasını talep etmişti. Bu verilen sözler neydi, işte futbolculara ödemeler yapılacaktı. Bu sözler daha önce zaten hem Polonya kampı öncesi, hem Afyon kampı öncesinde futbolculara verilmişti. Ama biz dün itibari ile futbolculara bir ödeme yapamadık. Elde ettiğimiz çok küçük bir yönetici arkadaşlar arasında elde ettiğimiz bir finansman ile takımı Adana maçına yolcu etmiş durumdayız.
Yine geçen haftanın konusu olarak bir haciz işlemi uygulandı. Bu haciz kulübümüzün sözleşmesini fesih eden mali müşaviri Baki Dündar tarafından alacakları için gönderilmişti. Baki Dündar imza yetkili kulüp yöneticileri olarak bize de icra takibi başlatmıştı. Ama tabi burada hukuken şahsın sorumlu olmaması yani kulüp yöneticisinin şahsen sorumlu olmaması nedeniyle ben ve diğer yönetici arkadaşlarım icra takibine itiraz ettik. Diğer icra dosyası tabi sözleşmeli ve kulüp muhasebesinde gerekli şeylerin verildiği tespitli olduğundan kendisi sözleşmeyi 2018 yılında imzalamış ve bu sözleşme gereği kendisine kısım kısım ödemeler yapılmış ama alamadığı ödemeler için icra takibi başlattı. Biz rakamın çok yüksek olduğunu kendisine ifade ettik. Bundan sonra aramızda bir huzursuzluk başladı diyeyim. Kendisi Luka programındaki bilgileri kapattı. Şu anda o kulüp bilgilerine de ulaşamıyoruz. Bu programın şirketi ile yapmış olduğumuz görüşmelerde Luca programının lisansının kendisine ait olduğu ve kendi lisansı üzerinden bilgiler yüklediği, bu nedenle alacakları olduğundan da hapis hakkı olduğunu ifade ederek bunları vermiyor. Biz bu konu ile ilgili kendisi ile haczin geldiği günden bir gün sonra görüşmek üzere yönetici arkadaşlarım ile randevu talep etmiştik. Cuma günü saat 14.00’te görüşecektik ama Perşembe günü haciz uygulandı. Zaten kendisi bu haczi uygulatırken haczettiği spor aletleri üzerinde başkaca birçok haczin olduğunu da biliyordu. Bu hacizler kamuoyunda neden durdurulamadı, engellenmedi gibi algı dolaşıyor. Bu merak edilen bir konu ama netice itibari ile sözleşme imzalamış kulübün beyannamelerini veren bir mali müşavirden söz ediyoruz. Şöyle de ifade edebiliriz, Eskişehirspor’un mahremini bilen kulübün içinde olan bir kişi Baki Dündar. Biz haciz günü istihkak iddiasında bulunduk. Spor aletleri vakıf malıdır şeklinde bir söylem var. Ama onun da elinde var bu sözleşme kira sözleşmesi olduğuna ilişkin. İstihkak iddiamıza ilişkin pazartesi günü gerekli müracaatları ve bilgileri vermemesine ilişkin de gerekli savcılık şikayetini başlatacağız. Bu durum kulüp lisansını etkileyecek. Çünkü orada kulüp lisansında yapılaması gereken raporlamalar, bilgiler, o raporda bulunması gereken bütün içerik orada bilgisayardaki programdaki kayıtlarda mevcut. Programda kritik bilgiler var. Bizim o bilgileri kullanmamız gerekiyor. Kulüp lisansını almak için o bilgilere ulaşamazsak savcılık başvurusu neticesinde Luca’dan almaya çalışacağız. Kendisi silse bile Luca’nın bu bilgileri kaydettiğini bizzat Luca’dan öğrendik. Bununla ilgili yasal süreci daha sonra paylaşacağız.
Daha önce yapılan bir takım işlemler var. Kulübün bir dönemki genel müdürü, kulüp ceosu her tüzel kişilik adına ayrı belgeler vermiş. Eskişehirspor Kulübü Derneği’ne de belgeler vermiş. Eskişehirspor Kulübü Derneği İktisadi İşletmesi adına da belgeler vermiş. Dolayısı ile bütün tüzel kişilikler adına belgeler verdiği için bu belgeler de alacaklı vekillerinde mevcut ve bütün tüzel kişiliklerimiz arasında bir organik bağ kuruluyor. BU organik bağ nedeni ile de maalesef icra işlemlerinde problem yaşıyoruz. O gün ısrarla Baki Dündar vekili yöneticilerin şahsi kefaletlerini ve taahütünü istedi. Ama ununla ilgili yasal değerlendirmeye gidildiğinde daha önce ne kadar alındığı gibi bütün kayıtlar kendisine sakladığı programda olduğu için bu program bilgilerine ulaştıktan sonra ne kadar borçlu olduğumuza ilişkin borç düzenlemesi ile yasal bir yola gideceğimiz için borç kabul anlamına gelmemesi açısından da böyle bir yolu kefaret taahhütünü tercih etmedik. Zaten aldığı 5 tane spor malzemesinin üzerinde dediğimiz gibi hacizler var. Oradan bir şey alamayacağını da biliyordu. Ama neden böyle bir yol tercih etti, onu bilemiyorum. Kendi tercihiydi ve uyguladı. Uygulayacağımız yasal yolların sonuçlarını bildireceğiz.
Biz Osman Taş ile son görüştüğümüzde kendisi bazı yatırımcılar bulduğunu, bu yatırımcıların kulübün finansmanı anlamında destek vereceğini ifade etti. Cuma gününe kadar bu sorunları halledeceğini, yönetimdeki arkadaşlara ifade etti. Cuma günü ise maalesef bu sorunların hiçbirine biz çözüm üretilemediğini gördük. Bunun sebebinin de işte işlemlerin yetişmediğini, yurt dışından da bazı yatırımcıların olacağını ve bu işlerin yetişmediğini bize ifade etti.
Pazartesi, Salı günü bu işlemlerin tamamlanacağını söyledi. Burada önemli olan Eskişehirsporluluk. Biz hep bunun üzerinde çalışıyoruz. Eskişehirspor’un menfaatlerinin üzerinde duruyoruz. Buna rağmen bazı sorunlar çözülmediği zaman kamuoyunda biz hiç bir şey yapamıyormuşuz görüntüsü oluşuyor. Diyorlar ki ‘Madem sözler tutulmuyor neden istifa etmiyorsunuz? Neden yapamıyoruz deyip bırakmıyorsunuz?’
Eskişehirspor’un bugün kamuoyuna yansıyan güzide futbolcuları var. Transfer yapacak futbolcular var. Bugün yönetim kurulu istifa etse ciddi bir boşluk doğacak ve belki de bir Dorukhan Toköz vakası daha yaşayacağız. Onun için yönetim kurulu olarak transfer döneminin bitmesini yani 2 Eylül tarihini görerek hareket etmeyi planladık. Gelir elde edilebilecek futbolcular boşta kalmasın diye… Bugün istifa etmek Eskişehirspor’u daha da girdaba sürüklemek olur. 2 Eylül’de yönetim olarak toplanıp neler yapıp yapamayacağımızı konuşup Eskişehirspor için en iyi kararı vereceğiz. Fuat hocamızın geçtiğimiz gün bir açıklaması vardı. Kendisiyle de bu durumu detaylıca değerlendirdik. Kendisiyle yaptığımız görüşme sonrası takımın Adana’ya moralli gitmesi için elimizden geleni yaptık. Ama inşallah önümüzdeki hafta daha net şeyler söyleyebilir duruma geliriz. Bu da tabi Osman Taş’ın pazartesi ve Salı günü yapacağı yatırım görüşmelerinde elde edeceği sonuçlara bağlı.
Karamsar bir tablo var ama şunu da göz ardı etmeyelim. Geçen sezon Mayıs-Ağustos (2018) ayları arasında 5 Milyon TL gibi bir gelir kulübe gelirken bizim yönetimde olduğumuz son 3 aylık dönemde 1 Milyon 55 bin TL’lik gelirde kalmışız. Arada 4 buçuk milyon TL gibi bir fark var. Bugün 4 buçuk milyon TL yardım almış olsaydık Eskişehirspor için çok daha iyi işler yapmış olacaktık. Belki de sorunları birçoğunu halletmiş olacaktık. Eskişehirlilerin Eskişehirspor’a yardım edilmesini temenni ediyoruz. Bu kulüp hepimizin. Bu borç yükü bir yönetimin tek başına üstesinden gelebileceği bir yük değil. Gece gündüz çalışıyoruz. Aynı gün iki kere İstanbul’a gidip gelmişliğimiz oldu. Kimsenin şüphesi olmasın.
Bu yönetimin 3 aylık zaman diliminde neler yaptığına değinmek istiyorum.
Kamuoyunda Mehmet Özcan’ın transferi sürekli konuşuluyor. Mehmet Özcan’ın değerinde bir teklif alamadığımız için satmadık. Bizim için değerli.
Hiçbir sponsor anlaşması yapmadık. Buna rağmen takımı toplayıp Polonya ve Afyon kampına gönderdik. Verimli iki kamp oldu.
Geçen sezon bu zamanlara göre 4 buçuk milyon eksik gelir elde etmişiz. Niye eksik derseniz, Şahsen fikrimi beyan etmek istiyorum. Bu ağır sorumluluğun altına Osman Taş başkan ve bizler girdik. Bu sorumluluğa girerken hangi dosyalar olduğunu analiz ederek geldik. Bir de geçen sezon elde edilen ve ancak bizim dönemimizde gelmeyen 4 buçuk milyon TL bize de gelseydi şu an üzerinde konuştuğumuz bütün sorunları hallederdik. İnanın 10 kat daha fazla iş yapardık. Eskişehirspor’da iki tip sorun var. Biri acil sorunlar, diğeri çok acil sorunlar. Biz önce çok acili sorunları çözmek için çabalıyoruz. Şu an Eskişehirspor komada bir hasta gibi. Amacımız haftayı komadan servise çıkartmak. Sonra da tam anlamıyla iyileştirip yürütmek. Bunun kolay bir iş olmadığını biliyoruz. Eskişehirspor’a kişiler yüzünden destek vermeyenlere şunları söylemek istiyorum. Eskişehirspor’a verilecek 1 TL’nin bile boşa harcanmayacağını ifade etmek istiyorum."
Sayın Topkaya, başkan adayı olduğunuzda 15 milyon TL gelir bulduğumuzu söylediniz. Ama sonra o o zamandı dediniz. Şimdi bir 500 bin TL bulsanız çok işe yarar. O kadar da bulursunuz. Sinan başkan 14 milyondan fazla para verdi. Tüm yöneticilerden verilen para sadece 450 bin TL. Taraftar versin kulübü yönetim .Ne güzelmiş.