Unutamadığı maçlardan, göreve nasıl başladığına kadar bir çok sorumuzu yanıtlayan Güldaş ‘Teşekkürler efsane’ sloganının da nasıl ortaya çıktığını anlattı.

“ESKİŞEHİRSPOR BENİM ÇOCUKLUK SEVDAM”

Gökhan Güldaş çocukluktan beri taraftarı olduğu Eskişehirsporumuzla tanışmasını, “Eskişehirspor ile ilk olarak 1987 yılında tanıştım. Türkiye Kupası final maçı vardı 2-1 kazanmıştık. Maçı kazanmıştık ama kupayı Gençlerbirliği almıştı. O zaman çocuktum anlamamıştım. Sonra öğrendim ki ilk maçı Ankara’da 5-0 kaybetmişiz. Eskişehirspor benim çocukluk sevdam. Zamanında, yaşımız küçükken amcalarımızın yanında çok kez maça girmişliğimiz var” sözleriyle anlattı.

“MİLLİ MAÇLARDA DA GÖREV ALDIM”

Es-Es ile yollarının nasıl kesişmesini ise Güldaş, “Şu an şehirler arası yolcu taşıyan bir otobüs firmasında müdür yardımcılığı yapıyorum. Radyoculuk geçmişim var. O zamanlar kulüpte medya sorumlusu yardımcılığı yapıyordum. Anonsları yapan arkadaş görevi bırakınca Gökhan yapar dediler. 11 yıl oldu. Hala yapıyorum. Başarılı bir şekilde görevimizi yapmaya çalışıyoruz. Başarılı olabiliyorsak, ne mutlu bize. Stadyumumuzda oynanan milli maçların iki tanesinde de anonsları benim yapmam istenmişti. Ben de seve seve kabul etmiştim” ifadelerini kullandı.

Anons görevlisi, ‘Teşekkürler efsane’ sloganının ortaya çıkışının ise taraftarımıza bir jest amaçlı başladığını söyleyerek, “Eski stadyumda bir anonsu bu şekilde tamamlamıştım. Bulunduğum alana yakın konumda, gazeteciler vardı. Şaşkın bir şekilde bana bakmışlardı. Taraftarlara bir jest olsun diye, doğaçlama yapmıştım. Gelenek haline geldi ve zamanla normalleşti. Adımız ‘Teşekkürler efsane’ olarak kaldı” dedi.

Unutamadığım iki tane maç diyen Gökhan Güldaş,”Maçın başında 3-0 mağlup duruma düştüğümüz ama 4-3 kazandığımız Denizlispor maçını asla unutamam. Diğer maç da Koray Arslan’ın iki golü ile kazandığımız Galatasaray maçıdır” cümlelerini kullandı.

“SESİMİ TANIMALARI BENİ MUTLU EDİYOR”

Sesinin sağlığı konusunda dikkatli davrandığını anlatan Güldaş, “Süper Lig’de bir ara rakiplerimize çok fazla gol attığımız sezonlar olmuştu. O zamanlarda bile sesimde problem yaşamadım. Sesimin sağlığına çok dikkat ettim. Kendimi maçlara hep hazır tutmaya çalıştım. İki günde bir ballı süt içiyorum. Arada bir çiğ yumurta içiyorum” dedi.

Dışarı da sesinizi tanıyan oluyor mu sorusunu yanıtlayan Güldaş yaşadığı ilginç bir anıyı da bizimle şu şekilde paylaştı; “Geçtiğimiz günlerde özel bir işim için İstanbul’a gidiyordum. Sultanbeyli’de polis ekipleri çevirdi. İzin belgemi verirken, maskemdeki Eskişehirspor logosunu gördüler. ’Eskişehirspor taraftarı mısınız’ dediler. Ben de ‘evet’ dedim. Sonra arabada asılı olan akreditasyon kartını gördüler. ‘Kulüpte mi görevlisiniz’ dediler. Ben de ‘Eskişehirspor maçlarında anonsları yapıyorum’ dedim. Sonra araçtan aşağıya inmemi istediler. Meğerse beni tanıyorlarmış. Hatıra fotoğrafı falan çektirdik. Ekip arkadaşları ile aralarında önceden benden bahsetmişler. Hoşuma gitmişti.”