Eskişehir Ticaret Odası Başkanı Metin Güler, EskişehirTicaret Borsası Başkanı Ömer Zeydan, Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Nadir Küpeli, Eskişehir Sanayi Odası Başkanı Celalettin Kesikbaş ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Eskişehir Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı HüsniyeTali ile yönetim kurulu ile komite üyelerinin katıldığı yemekte belediye başkanları ve iş dünyası temsilcileri fikir alışverişinde bulundular.
Başkan Büyükerşen, Eskişehir sanayisine ve ticaretine büyük katkılar sunan değerli sanayici ve iş insanları ile bir araya gelmekten büyük mutluluk duyduğunu belirterek, “ Ülke olarak ekonomimiz zor günlerden geçiyor. Halkımızın yüzünün gülmesi için üreten bir toplum olmamız gerekiyor. Başta tarım olmak üzere sanayide ve ticarette üretime odaklanmamız gerekiyor. Yerel yönetimler olarak bizler de üretime destek verme konusunda kararlıyız. İlçelerimizde zor günlerden geçen üreticimize can suyu olacak Kırsal Kalkınma Projelerimiz kapsamında çiftçilerimize dut fidanı, domates ve marul fidesi dağıtarak tarımı, Halk Süt ve manda hibesi ile de hayvancılığı destekliyoruz. Eskişehir’de halkımızın bu ekonomik krizi en az seviyede hissetmesi için bundan sonraki süreçte de üreticiyi desteklemeye devam edeceğiz”şeklinde konuştu.
Ülkenin içinde bulunduğu durumun kötü yönetimle alakalı olduğunu belirten Kazım Kurt, “31 Mart yerel seçimleri öyle bir noktaya geldi ki Türkiye’nin genel sorunlarının tartışmaktan yerelde yapılanlar ve yapılacaklar konuşulamıyor. Türkiye’nin ekonomik kriz içerisinde olduğunu sizden daha net bilen yok. Bu krizin sebeplerini sizlere anlatmak doğru bir yaklaşım olmaz. Siz zaten sorunları en yakından bilen kişilersiniz. Kentimizde ise durum biraz farklı. Eskişehir’de güven, huzur, barış, paylaşım var diyoruz. Bunun sebebinin de Eskişehirli yerel yöneticiler olduğunu iddia ediyoruz. 20 yıldır Sayın Hocam ve Sayın Ahmet Ataç, son beş yıldır da benim katılmam ile Eskişehir merkezindeki tüm alanlar sosyal demokrat bir belediyecilik anlayışı ile yönetilmeye başladı. İnsana dokunan, çocuktan yaşlıya kadar herkese hizmet etmeye çalışan belediyelerimiz ile Eskişehir’i çağdaş bir kent haline getirmeye çalışıyoruz. İnsani Gelişmişlik Vakfının düzenlemiş olduğu bir anket çalışmasında Eskişehir ve ilçeleri Türkiye’de insani gelişmişlik standartları en yüksekler arasında gösteriliyor. Bunda çeşitli faktörler etkili, sanayinin de buna katkısı var, ticaretinde buna katkısı var, kültüründe buna katkısı var. Topyekûn bir kent nasıl olması gerekiyorsa bunu hep birlikte başarıyoruz. Ben Eskişehir’deki odalarımıza ve sivil toplum kuruluşlarına ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Kent yaşamına birlikte karar verelim. Kentin bundan sonraki gelişimini birlikte düzenleyelim. Eğer bu birlikteliği sağlar isek Eskişehir’in her alanda daha da öne çıkacağına inanıyorum” dedi.
Ahmet Ataç ise “1999’da başlayan yerel yöneticilik sürecim bu döneme kadar geldi. O dönemde Tepebaşı’nın ne halde olduğunu hepiniz biliyorsunuz. Yapılan yoğun çalışmalar, akıllıca planlamalar, başarılı projeler ve insanlarımızla birlikte hareket ederek bu güzel noktaya geldik. 65 kriterden oluşan ve tarafsız gözlemciler tarafından yapılan bir araştırma olan İnsani Gelişim Vakfı’nın bu sene yayınladığı rapor Türkiye’nin büyük ilçelerini kapsıyor. Burada Tepebaşı Belediyesi Türkiye’de 8. sıraya yükseldi. Bu yaptığımız çalışmaların bir karşılığıdır. Ayrıca Remourban - Akıllı Kentsel Dönüşümün Hızlandırılması Projemiz ile hak kazandığımız 5 milyon avro hibe ile bir ilki gerçekleştirdik ve Yaşam Köyü’nü akıllı şehir haline getirdik. Tepebaşı Belediyesi marka kent olma yolunda emin adımlar atmaya devam ederken; AB Ufuk 2020 Çerçeve Programı Karnesi’nde de 585 proje ile 230 kurumun arasında 6. sırada yer almayı başardık. Bunlar, Tepebaşı’nın nerelerden hangi noktalara geldiğini çok iyi özetliyor. Eskişehir’e yakışır bir ilçe haline gelmiş olmamızın gururunu yaşıyorum” diyerek sözlerini tamamladı.
