Hasat sezonu en kısa olan meyvelerden olan frambuaz, sadece 20 gün tezgahlarda kalıyor. Bu meyveyi yemek isteyen vatandaşlar bu sürede temin edebiliyor. Böğürtlenin bir türü olan bu meyve, böğürtlenden küçük ve kırmızı renkli oluyor. İçinde sert çekirdeğin bulunmadığı frambuaz, en çok dere ve sulak yerlerin kenarında yetişse de ömrü sadece 20 gün kadar oluyor. Bahçede yetiştirmesi zor olan meyve, ancak ormanlık alanlarda yetişiyor. Alıcılar frambuazı bir defa aldıktan sonra sezon bitiyor. Eskişehir’de meyve tezgâhlarında fazla bulunamayan ancak bazı manavların getirdiği frambuazın kilogram fiyatı 40 liraya yakın olurken, değerini bilen önceden sipariş veriyor.
Uzun yıllardır Eskişehir Kapalı Pazarında manavı bulunan Emin Özkaya, frambuazın özelliklerini ve vatandaşların talebini anlattı. Özkaya, “Bu meyveler böğürtlen meyvesinin bir türüdür. Bunun adı da frambuaz meyvesi olarak geçer. Görünüş olarak böğürtlenin kırmızısı bu ama frambuazın tadı ve şekli ötekinden değişiktir. Bu meyvenin önemli bir özelliği ise bunların kendine özel bir koku vardır. Yani normalde her meyvenin bir koku vardır, ama frambuazın kokusu daha kalıcı ve ağırdır. Ağızına aldığı zaman değişik bir hoş koku bırakır. Bunun reçelini yaparlar. Dondurmasını yaparlar. Marmelat yaparlar. Meyve suyunu yaparlar. Her şeyde kullanılan bir meyvedir” diye konuştu.

"Ömrü sadece 20 güne kadar"
Manav Özkaya, frambuazın piyasada ömrünün 1 ay bile olmadığını belirterek, bunun nedenini anlattı. Özkaya konuşmasının devamında, "Bu meyvelerin tadı ve özelliği ne olursa olsun fakat ömrü çok kısadır. Var oluşu ile yok oluşu sırasında onu yakalayanlar ancak yiyebiliyor. Bu meyve hakkında bilenler, yıl boyunca çeşitli ürüne katacak vatandaşlar önceden sipariş veriyor. Çünkü bunlar 20 gün içinde var olup yok oluyorlar. Orman meyvesi olduğu için bunun devamlılığı olmuyor. Bu yıl yeni başladı bu. Daha 2 gün oldu. Bu ay çıktı, önümüzdeki ayın 10’unda falan hiç bulamazsınız. Bunlar çok nadir yetişen meyvelerden birisi olduğu için çoğu vatandaş da bunu bilmiyor. Vatandaş böğürtleni biliyor, ama frambuaz hakkında pek bilgili değil. Ama dediğim gibi bilenler alıyor, o da kısa ömürlü olduğu için bir kere aldıktan sonra yine geldiğinde sezon bitiyor. Onların frambuaz alma umudu başka yaza kalıyor” ifadelerini kullandı.

"Bunlar bahçede özel yetişmiyor"
“Frambuaz özel olarak yetiştirebiliyor mu” sorusuna yanıt veren Özkaya, “Bunu isterse de özel olarak yetiştiremiyorlar pek. Çünkü ağcılar tıkanıklığı olduğu için toplaması çok zor oluyor. Bahçelerde ekenler var. Fakat bahçede bunu yetiştiremezler. Çünkü ağaçlar sarmaşık gibi yer tarafa sarıyor. Öbür meyve ağaçlarına zarar olduğu için vatandaşlar da dikmiyor. Ağaçlar yetişince içine giremezsiniz İçerisi yılan yuvası olur. Bunun gibi sıkıntılar var bu meyve yetiştirmede. Bunlar ormanlık alanlarda, derelerde çok olur. Sulak yerlerde çok olan bir meyvedir bu. Bahçelerde dikerse de, sırf kenarlarda dikiyorlar ve kenarlardaki duvarlarda dayalı olarak yetişebiliyor sadece” dedi.

"Kilosu 40 lirayı buluyor"
Frambuazın fiyatı hakkında konuşan Özkaya, az yetişmesi nedeniyle fiyatın yüksek olduğu belirtti. Özkaya, “Bunu günde 2 kilo, 3 kilo sattığımızda yetiyor. Bunun fazla kilo veya tonla hesap yapılmaz. Çünkü az yetişiyor. En verimli yerinden en fazla 1,5 veya 2 ton kadar çıkabiliyor. Böğürtlen çok oluyor. Satışlar da çok oluyor, ama frambuaz çok fazla olmuyor. Bu meyveler dut gibi ağrısızdır. Biz 350 gramlık paketini 12 liraya satıyoruz. Buna göre kilosu 35-40 liraya geliyor. Sezonda sayılı kaç kilo satabiliyoruz. Çünkü hem pahalı hem de ülkemizde bu meyveye önem veren pek bulunmuyor” şeklinde konuştu.
Ayrıca Özkaya, frambuazı saklamak isteyenler olduğunu dile getirerek, kışlık olarak reçel veya marmelat yapıp saklanabileceğini ifade etti.