Geçtiğimiz hafta fiyatıyla zirveye çıkan altın fiyatlarında henüz pek ciddi bir iniş olmadı. Çeyrek altın fiyatı 500’ü aşarak herkese şaşırtarak buradaki psikolojik bariyerini de geçti. Bu durumda altın konusunda vatandaşların acele ederek paniğe kapılmaması tavsiye edilerek biraz daha beklemelerinde fayda olacağını dile getiriliyor.

Beklerse herkes kazanacak
Eskişehir Kuyumcular Odası Başkanı Ercan Arıyürek, altın fiyatları ile ilgili değerlendirmesinde, “Tabii ki her çıkışın bir inişi olacak, yani hiçbir zaman devamlılık zirve etmez. Altın biraz aşağı düşecek sonra tekrar fiyatı yükselecek. Ama bü sefer devamlı fiyat yükselişi Çin’deki Korona virüsü ile ilgili bir olaydır. Şuan altın alanlar, altın biraz geriye geldiğinde paniğe kapılmaları onlar için zarar olur. Bekleyecekler. Çünkü altın uzun vadeli devamlı yatırımcısına kazandıran bir şeydir. Sabır ederlerse herkes kazanır. Geçen sene altın fiyatında yüzde 30 bir artış oldu, bu sene ocak ile şubat sonuna kadar yüze 13 civarında bir artış var. Yani ben altını fiyatının artacağın kanaatlindeyim, ama bu iki ay üç ay gibi bir süre değildir uzun sürede artacak. İnsanlar elindeki altınlarını tutarlarsa, biraz aşağı gelince paniğe kapılmazlarsa kâr edeceklerini söylüyorum” diye konuştu.

Altında ki psikolojik sınırı açtı
Arıyürek, altın fiyatların yükseleceğini beklediği dile getirerek çeyrek altının fiyatı 500’ü aşınca insanların buradaki psikolojik sınırını da açtığı söyledi. Ercan Aruyürek konu ile ilgili şu bilgileri paylaştı:

“Altının fiyatının artmasını biz bekliyorduk, fakat bu derece yükselmesini beklemiyorduk. Çin’de piyasaların yavaşlaması, bazı ülkelerin Çin’e kapılarını kapatılmaları, orada ekonominin zayıflanması riski artırdı. Güvenli liman olarak yatırımcılar altına yöneldiler. Bu Korona virüsü böyle devam ederse daha kötü sonuçlar çıkabileceğini söyleyebiliriz. Bütün piyasa Türkiye’de aynı. Beli bir psikolojik sınırı vardı. Çeyrek altın 500 liranın atındaydı. Bunu aşınca insanlar ister istemez yazın da yapacakların düğünlerin altınlarını de artık duraksadılar. ‘Biraz bekleyelim, belki altın fiyatı düşer” diye düşünüyorlar böylece biraz müşteri kaybımız da oldu. Bunun en bariz örneğini de 14 Şubat Sevgililer Gününde yaşadık. Çünkü insanların alım gücünü oldukça aştı. Altın artık bir hediye olmaktan çıkıyor gibi geliyor bence.”