Eskişehir’e gelen Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Vali Hüseyin Aksoy’u makamında ziyaret etti. Ziyaretin ardından İl Eğitim Değerlendirme Toplantısı'na katılan Bakan Tekin, toplantının ardından basın açıklamasında bulundu. Eskişehir’de 2002-2003 yıllarından bu zamana derslik sayılarının 2 kat arttığını söyleyen Bakan Tekin, şöyle konuştu:

“2023-2024 Eğitim Öğretim Yılı’nın açılmasına çok kısa bir süre kaldı. Biz de bakanlık olarak bu kısa süre içerisinde hummalı bir çalışma içerisindeyiz. Eskişehir'deki eğitim değerlendirme toplantımızı yaptık. 2002-2003 Eğitim Öğretim Yılında Eskişehir'deki toplam derslik sayısı 4 bin 130. Şimdi ise inşaatı devam eden yatırım programında olanlar hariç toplam derslik sayımız 8 bin 292. Yani bu 20 yılda derslik sayısı 2 kat artmış durumda. Bence bu çok önemli bir gösterge. Aynı rakam öğretmen sayısı için de geçerli. 2002-2003 Eğitim Öğretim Yılı’nda 6 bin 468 öğretmenimiz vardı. Şimdi ise 13 bin 135 öğretmenimiz var. Ortalama bir batı ülkesinde eğitim öğretimle ilgili istatistiklerde göstergelerde bu türden büyük değişiklik devrim olarak nitelendirilir. Eskişehir'de şu an itibariyle ilköğretimde ortaöğretimde toplamda derslik başına düşen öğrenci sayımız 22 civarında. Bu da oldukça güzel bir gösterge. Aynı şekilde öğretmen başına düşen öğrenci sayısı itibariyle baktığımızda da ilkokullarda 15, ortaokullarda 12, ortaöğretim kurumlarında 11. Bu da çok iyi bir gösterge. O yüzden de burada emeği geçen valilerimize, il milli eğitim müdürlerimize, siyasetçilerimize teşekkür ediyoruz. Kuşkusuz Nabi Hoca bakanlığı döneminde burada ben kendisinin müsteşarıydım. Çok büyük katkısı var. Ona da ayrıca teşekkür etmek istiyorum.

 Eskişehir'deki ana problemlerimizden bir tanesi Tepebaşı ve Odunpazarı yani merkez ilçelerde ikili eğitim yapan okul sayısı. Onları gündemimize aldık. O konularla ilgili çalışacağız. Ancak ben tekrar yerel yönetimlerle ilgili arkadaşlardan özel istirhamda bulunuyorum. Madem eğitim öğretim süreciyle ilgili olarak bu sürecin siyasetin, genel siyasetin dışında değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyorsunuz, o zaman bizlere bu konuda yatırım yapabileceğimiz arsa üretin. Okullarımızın ihtiyaçlarını giderin. Yerel yönetim olarak yapmanız gereken şeyleri yapın. Israrla istiyorum, talep ediyorum. Burada herhangi bir siyasi parti veya herhangi bir siyasi ittifaktan bahsetmiyorum. Genel olarak ülkedeki yerel yöneticilerin tamamı bu sürece destek olmalarını istiyoruz.

 Türkiye'de 81 il içerisinde sadece Eskişehir Büyükşehir Belediyesi bizim kullandığımız eğitim alanlarında kamulaştırmasız el atma davaları konusunda bizi zor durumda bırakıyor. Bunlardan rahatsız oluyoruz. Eskişehir'in eğitim öğretim sürecindeki istatistiklerin rakamlarının niteliğinin artmasını istiyorsa yerel yöneticilerden bize destek olmalarını isterken, onlar bakanlığımızın kullanımındaki taşınmazlarla ilgili olarak bu yasal süreçleri başlatmalarından rahatsız oluyoruz. Ben tekrar söyleyeyim. Siyasi parti ayrımı yapmaksızın bütün yerel yöneticilere sesleniyorum. Yani biz okul yapmak istiyoruz. Çocuklarımızın okullarını, eğitim öğretim ihtiyaçlarını, eğitim öğretim ortamlarının sağlıklı hale getirilmesi için Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla hiçbir fedakarlıktan kaçınmadan çalışıyoruz. Yerel yöneticilerimiz de burada arsa üretirken, alan üretirken, bize destek olsunlar. Eğitim öğretim süreçlerinin iyileştirilmesinde bize katkı versinler. Bizimle beraber hareket etsinler. Biz de onların iyi niyetli olduklarını görelim. Eskişehir'le ilgili de biz genel değerlendirmelerimizi yaptık. İnşallah önümüzdeki dönemde 11 Eylül itibariyle eğitim öğretim sürecini sağlıklı, sorunsuz bir şekilde başlatacağız.”