İngiltere Parlamentosu’nda Yemen ile ilgili oturumda Suudi Arabistan’a  silah satışına ilişkin tartışma yaşandı. İngiltere Dışişleri Bakanı Jeremy Hunt, Suudi  Arabistan’a silah satışlarının uluslararası insani hukuka uyumlu olmasını  beklediklerini belirtti. Ana muhalefetteki İşçi Partisinin Gölge Dışişleri Bakanı Emily Thornberry, ‘(Veliaht Prens Muhammed Bin Selman)  Müttefiklerini aptal yerine koyuyor’ ifadelerini kullandı.

Söz alan İskoç parlamenter Alison Thewliss, Riyad yönetiminin sadece  ekim ayında Yemen’e 160 hava saldırısı düzenlediğini ve bunun yüzde 60’ının  aralarında hastaneler, gıda depoları, su ve elektrik tesisatları, ulaşım gibi  sivil altyapıyı hedef aldığını belirtti.

Thewliss, Bakan Hunt’a “Suudi Arabistan’a bu ay satılan silahların  nasıl kullanılmasını bekliyorsunuz?” diye sordu.

Bakan Hunt da, bunun üzerine tüm silah satışlarının uluslararası  insani hukuka uyumlu olmasını beklediklerini söyledi.

Birleşik Krallık ve Suudi Arabistan arasında stratejik ortaklık  bulunduğunu kaydeden Hunt, “Fakat satışların uluslararası insani hukuka uyumlu  bir şekilde yapıldığından emin olduğumuzda silah sağlayabileceğimizi çok açık bir  şekilde belirttik.” ifadesini kullandı.

Hunt, Yemen’deki insani durumu “hiçbir şekilde kabul edilemez”  bulduğunu” vurgulayarak, “işlenen suçlarla ilgili eksiksiz bir araştırmaya  ihtiyaç olduğunu” ifade etti.

“UTANÇ VERİCİ BİR CİNAYET”

Ana muhalefetteki İşçi Partisinin Gölge Dışişleri Bakanı Emily  Thornberry ise, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın öldürülmesini “utanç verici bir  cinayet” olarak tanımladı.

Thornberry, cinayetin emrini vermekle suçlanan Veliaht Prens Muhammed  Bin Selman’ın “müttefiklerini aptal yerine koyduğunu” kaydetti.

Emri veren dahil cinayete karışmış kişilere yaptırım uygulaması için  hükümete çağrıda bulunan Thornberry, hem mali cezalar verilmesini hem de  İngiltere’nin Suudi Arabistan’a silah satışını askıya almasını istedi.

Birleşmiş Milletler’e göre (BM) Suudi Arabistan ve Birleşik Arap  Emirlikleri’nin (BAE) ambargosu altındaki Yemen, dünyanın en kötü insani krizini  yaşıyor.

Nüfusun yarısını oluşturan 14 milyon kişinin kıtlık riski ile karşı  karşıya olduğu ülkede, 5 yaşının altındaki 85 bin çocuğun açlıktan öldüğüne  inanılıyor.